Youtube

Instagram

27 Aralık 2011 Salı

Ed Westwick ve dövmeleri =)

blogumun en çok hit alan yazısı açık ara farkla 2 Aralık 2010 tarihli rihanna'nın dövmeleri adlı yazım... madem bu kadar talep var, bir dövme yazısı daha yazıvereyim dedim =)

The set of 'Gossip Girl' in Paris Ed Westwick photoFotoğraf http://www.icelebz.com adresinden alınmıştır.


efendim gelelim bugünkü dövme yazımızın konuğuna... son günlerde iyice kabaran hayranlık damarımla birlikte chuck bass yani ed westwick'in dövmelerinden bahsedeceğiz şimdi =))

işte ed westwick'in dövmeleri:


1. elvis presley sevgisinden dolayı yaptırdığını söylediği, göğsünde yer alan Heartbreak Hotel...


2. Little Did He Know...


bu iki dövmeyi jessica szohr'dan ayrıldıktan sonra yaptırmış... elvis presley falan hikaye yani =) mânidar ;)


3. 21 Gram...


Fotoğraf http://www.fanforum.com adresinden alınmıştır.


4. bir the doors şarkısı olan Love Me Two Times...


5. omzundaki You Make Me Feel Like the One...


black and white, chuck bass, ed westwick, font tattoo, font tattoosFotoğraf http://favim.com adresinden alınmıştır.


6. kolundaki She is Pin Up yazılı üstsüz kız...


7. Kutchu...


8. June...


Fotoğraf http://www.cosmopolitan.com adresinden alınmıştır.


9. kolunun arka kısmındaki tüy... her ne kadar inanmak istemesem de kimi görüşlere göre bu tüy dövmesi ile gay olduğunu ima ediyormuş =(


10. kolunun ön kısmındaki I Heart Romance... bu cümleyi Brooklyn'deki bir barın tuvalet tezgahında görmüş ve çok beğenip dövme olarak yaptırmış =)


 görüldüğü üzere bir hayli dövmesi var ed westwick'in... beyimizde bu dövme sevdası sürdükçe bunların ardı arkası kesilmez... hal böyle olunca bize de onları yazmak düşer anca =)

21 Aralık 2011 Çarşamba

biri "KONSEPT" mi dedi? #9

ne zamandır bahsedeceğim diyorum ama bir türlü yazamamıştım yazısını... konsept yazıya kısmetmiş =) sara bareilles'den bahsediyorum... ben çok seviyorum kendisini... ilk olarak love song şarkısı ile tanıdım onu... ve çok sevdim bu şarkıyı ve söyleyenini ;) hatta şarkı ilginç klibiyle dikkatimi çekmişti önce... sara'yı takibe almam da böyle başladı velhasıl-ı kelâm =)

[youtube http://www.youtube.com/watch?v=qi7Yh16dA0w&w=420&h=315]


kendisinin 3 stüdyo albümü bulunuyor... ilk çıkışını yakaladığı şarkı olan love song ikinci albümünden... üçüncü albümünü de 2010'da yayınladı... bu albümden de iki klibi bulunuyor... bu iki klip şarkısı da şahane yine ;) klipleri de ayrı güzel ;) kız da güzel olunca muhteşem görsellikte klipler çıkmış ortaya =) bahsettiğim kliplerden biri king of anything...

[youtube http://www.youtube.com/watch?v=eR7-AUmiNcA&w=560&h=315]


siyah-beyaz ve pudra tonlarında şahane bir klip bu... bayılıyorum izlemeye... şarkı da keza öyle ;) bahsettiğim diğer klip ise gonna get over you... bu klip de yeni yayınlandı... meksika esintili eğlenceli bir klip olmuş bu da ;)

[youtube http://www.youtube.com/watch?v=OUe3oVlxLSA&w=560&h=315]


sara'nın bu iki güzel şarkısının bulunduğu 3. stüdyo albümünün adı kaleidoscope heart... ne güzel bir albüm adı değil mi?


kaleidoscope kelimesi türkçeye çiçek dürbünü olarak çevrilmiş... çok da güzel olmuş türkçe adı ;) "efendim bu kaleidoscope ne menem bir şeydir?" diyenleri ise buraya alalım =)


şimdi gelelim çiçek dürbününün bana neyi çağrıştırdığına... geçen gün çağan ırmak'ın yeni filmi dedemin insanları'na gittik... "ben ağlamam" diyerek girdim filme ama nafile... başından sonuna gözlerim hep yaşlıydı... sadece ağlamakla kalmadım, çok da güldüm filmi izlerken... çağan ırmak çok iyi bir iş çıkarmış yine... kendisinin "küçük detaylara büyük anlamlar yükleyen" bu titiz tarzını seviyorum ben...


[youtube http://www.youtube.com/watch?v=Q9Gc4F0S1og&w=560&h=315]


filmde mehmet bey(çetin tekindor)'in sahibi olduğu yavaş tuhafiye'de yazları torunu ozan (durukan çelikkaya) da çırak olarak çalışmaktadır... o yaz mehmet bey ozan'dan başka bir çırak daha alır yanına... ozan pek istemez yeni çırağı ama sonrasında işler değişir... çiçek dürbünü sahnesi de tam olarak bu tuhafiyede geçer... mehmet bey bir gün çocukları eğlendirmek için çiçek dürbünü yapar... işte sara'nın albüm adı, beni aldı filmin o sahnesine götürdü =)


yukarıda bahsettiğim, tuhafiyeye yeni alınan çırak çocuğa da bittim ben... ne kadar masum, temiz yüzlü ve iyi yürekli bir çocuktu... onun o mütevazı halleri içimi burktu resmen... bir de filmden aşağıdaki şarkı kaldı aklımda ;)


[youtube http://www.youtube.com/watch?v=8qpdHPd8JSM&w=420&h=315]


bildiğiniz üzere filmde mehmet bey karakterini canlandıran çetin tekindor son günlerde bir çocuk sevdim dizisinde de yer alıyor... daha önce de söylediğim gibi ben çok seviyorum bu diziyi... yeri gelmişken bülent inal'ın oyunculuğunu da çok başarılı bulduğumu söylemek isterim...



Fotoğraf http://www.bircocuksevdim.org adresinden alınmıştır.


safkan aşık rollerini iyi kıvıran adamlara bayılıyorum ben =) (bakınız ryan gosling, gong yoo vb. :P) bülent inal da timur bey karakteri ile dışarıdan sert görünen ama yüreği sıcacık ve çok aşık bir adamı başarı ile canlandırıyor dizide ;) bir de mine(gülcan arslan)'ye öyle bir bakıyor, öyle bir konuşmalar yapıyor ki yazsan kitap olur =)


yeterince oradan oraya atladıktan sonra şimdi de gelelim yazının kapanış fotoğrafına =) ben geçen yıl cumhuriyet bayramında boğazdaki havai fişek gösterisini fotoğraflamıştım... bu fotoğraflardan üçü ile de bir fotoğraf yarışmasına katılmıştım... derece alamadım gerçi ama neyse =) bir fotoğrafımın adı da kaleidoscope idi... işte o fotoğraflardan biri ile yazımı sonlandırıyorum efendim ;) esen kalın =)


Drive...

Ryan Gosling in Drive

Fotoğraf http://moviecarpet.com adresinden alınmıştır.


bilen bilir kendisine olan hayranlığımdan dolayı ryan gosling filmlerine ayrı bir ilgim vardır benim =) bu film hakkında da güzel yorumlar duymuştum... imdb puanını da 8.1 olarak görünce iyice merak edip izledim bugün...

Drive Poster


Fotoğraf http://moviecarpet.com adresinden alınmıştır.


filmin ilk yarım saati güzeldi =) ryan en karizmatik ve aşık haliyle arz-ı endam etti... sonrasında ise film tamamen yön değiştirip bol şiddet ve kan içerikli bir şeye dönüştü... ben pek beğenmedim açıkçası... ama ryan'ın gözükara kahramanlığına diyecek söz bulamıyorum...


Fotoğraf http://www.slapzwatch.com.tr adresinden alınmıştır.


filmi izlemeye başladığımda hoş bir sürprizle de karşılaştım... daha önce d&r'dan renkli kauçuk bileklikler almıştım... silly bandz olarak adlandırılıyor bu bileklikler... yukarıda gördüğünüz rock serisinden benimki de... bir ara epey moda olmuştu bu bileklikler... ben de uzun süre severek kullanmıştım ama bir süre sonra sıkılıp takmayı bırakmıştım... ama 2 gün önce bu bilekliklerimi özlediğimi farkedip tekrar takmaya başlamıştım =) filmde de carey mulligan ve oğlu rolündeki çocuk da bu bilekliklerden takıyordu =) kolumda bu bilekliklerle filmi izlemem de hoş bir sürpriz oldu benim için =)) haliyle türkiye'den önce abd'yi kasıp kavurmuştu bu bileklik çılgınlığı =) filmde de karşıma çıkması normal o sebeple =) ama olsun yine de sevindim ben =) hayat arada böyle küçük mesajlar gönderince çok keyifli oluyor ;)

şimdi gelelim filmin en iddialı olduğu kısım olan müziklerine... muhteşem şarkılar çaldı film boyunca... filme enteresan da bir hava katmıştı bu güzel şarkılar... bu şarkılar da olmasa hiç çekilmezdi herhalde film =) filmde çalan bütün şarkıları şuradan kısa kısa dinleyebilirsiniz ;) ama benim favorim filmin başında çalan night call oldu ;)

[youtube http://www.youtube.com/watch?v=MV_3Dpw-BRY&w=420&h=315]


ben beğenmedim diye yazmazdım bu filmi ama ryan gosling, bileklikler ve güzel soundtracklerinin hatırına yazmış oldum =)

17 Aralık 2011 Cumartesi

biri "KONSEPT" mi dedi? #8

ed westwick... nam-ı diğer chuck bass... an Englishman in New York =)



Fotoğraf http://imstealingthethunder.blogspot.com adresinden alınmıştır.


kim derdi ki şu fotoğraftaki çocuk gün gelecek çirkin ördek yavrusundan yakışıklı bir prense dönüşecek =) ed westwick'in gossip girl'de geçirdiği dönüşüm inanılmaz hakikaten =) ilk sezonu hatırlayın... en liseli haliyle ve acayip saçıyla bir şeye benzetemezdik ed'i... o zamanlar biri bana gelip "bir gün sen bu çocuğa hayran olacaksın" dese "hadi oradan" derdim herhalde =))) uzun zamandır gossip girl denilince tartışmasız ilk onun adı geliyor aklıma =)


Fotoğraf http://themustardjumper.wordpress.com adresinden alınmıştır.


aslında ufak tefek de bir adam ama ses tonu ve aksanıyla öyle bir devleşiyor ki "bu adam hiç susmasın, hep konuşsun" demek geliyor insanın içinden =) her ne kadar dizide bir amerikalı'dan farkı olmasa da kendisi safkan ingiliz aslında =) insanın ingilizlere sempatisi artıyor bu adam sayesinde =)) aksanına gelince dizide olmasa da verdiği röportajlarda özüne dönüp ingiliz aksanıyla konuşuyor genelde =) o zaman da cezbediciliği tavan yapıyor =))

işte bu video da ülkesinde katıldığı bir programdan... muhteşem ses tonu ve aksanına epey maruz kalıyoruz bu videoda =)) işimiz zor yani :P


[youtube http://www.youtube.com/watch?v=k_U9fuKvgY0&w=560&h=315]


bakın bakalım video bitince siz neler düşüneceksiniz ed hakkında =)) ben neler düşündüğümü hiç açık etmeyeyim, varın siz tahmin edin :P =))) sadece sözleri son derece manîdar olan şu şarkıyı gönderiyorum kendisine =)))

şimdi gelelim program sunucusu kızın aksanına... daha bir buram buram ingiliz aksanı kokuyor değil mi =) bu kızın aksanı bana bir zamanlar müptelası olduğum TRT'deki açıköğretim ingilizce dersleri programını hatırlattı =) o sunucu abla ile ağabey ne yapıyorlardır acaba şimdi =)) hala ingilizce öğretiyorlar mıdır bi yerlerde =)) özlemişsinizdir diye videolarını da ekliyorum buraya =)

TRT demişken şimdi gelelim TRT'nin yaptığı güzel dizilere... hepimiz biliyoruz ki TRT zaman zaman çok iyi dizilere imza atar... son zamanlarda bu dizilere en iyi örnek leyla ile mecnun dizisidir sanırım... her ne kadar dizi nazara gelip biraz dağılsa da gönlümüzdeki yeri ayrıdır ;) keza biraz eskilere gidersek perihan abla, ferhunde hanımlar, 7 numara gibi fenomen diziler de TRT'nin imza attığı güzel dizilerdendir... ama ben şimdi başka bir TRT dizisinden bahsedeceğim... zeytin dalı... bu dizi diğer fenomen diziler gibi çok fazla gündeme gelememiş olsa da ben çok sevmiştim... muhteşem bir ege dizisiydi... hatta bergüzar korel de ilk bu dizi ile boy göstermişti televizyonlarda...



Fotoğraf http://fotoanaliz.hurriyet.com.tr adresinden alınmıştır.


annesi ve babası da yer alıyordu dizide... hatta dizinin öyküsü babası tanju korel'e aitti yanlış hatırlamıyorsam... bergüzar korel, tanju korel'in kızı olduğu anlaşılmasın diye ikinci adı olan gökçe'yi soyadı olarak kullanıyordu jenerikte... bir de tanju korel dizi sırasında vefat etmişti =( Allah gani gani rahmet eylesin...


onur şan ve semih saygıner gibi sürpriz isimler de vardı dizide... mehmet akif alakurt da kötü ağabeyi canlandırıyordu hatta =) oyuncular ve diziyle ilgili detaylı bilgiye şuradan ulaşabilirsiniz ;) ve dizi muhteşem bir tatil beldesi olan altınoluk'ta geçiyordu... sıcacık bir aile dizisiydi... bir de dizinin jenerik müziği vardı ki... bayılırdım o müziğe... hatta dizinin başını kaçırdığımda çok üzülürdüm jenerikteki müziği dinleyemedim diye... jenerik dışında dizinin içinde geçen müzikler de süperdi ;) dizinin birinci bölümünü de ekledim sizin için buraya ;) jenerik müziğini de dinleyebilirsiniz bu videodan ;) bir de dikkat ederseniz semih saygıner ilk bölümlerin jeneriğinde konuk oyuncu olarak görünüyor ama sonradan asil oyunculuğa geçmişti =)


şimdi jenerik müziği dedik ya gerek dizi jeneriği olsun gerekse reklam jingle'ı, çok vardır böyle benim takık olduğum müzikler =) bunlardan biri de bir dönem atv'de yayınlanan kalp ağrısı dizisinin jenerik müziği idi...


[youtube http://www.youtube.com/watch?v=v-1h5c7-Udk&w=420&h=315]


ne muhteşem bir müzikti bu da... dizi de güzeldi ama yine çok ses getirmeyen bir dizi olmuştu... dizide sarp'ım levendoğlu'm oynuyordu bir de =) biliyorsunuz başlı başına bir diziyi izleme sebebi kendisi benim için =)


reklam jingle'ı denince de aklıma ilk ecobella jingle'ı gelir =) markayı bile unutmuyorum müziğini çok sevdiğimden =)


[youtube http://www.youtube.com/watch?v=eY_8p46iklI&w=420&h=315]


işte böyle efendim... ed'den girip bizim muhteşem klarnet ezgilerimizden çıktık bugün de =)

3 Aralık 2011 Cumartesi

moda rüzgarı bu kez uzak doğu'dan esiyor =)

lütfen dikkat =) genel olarak uzak doğu dedim ama bu yazı boyunca güney kore modası ile ilgili pozitif bir ayrımcılık söz konusu olacak =) demedi demeyin =))


güney kore'de her daim moda olan bir aksesuar ile başlamak isterim yazıma... nerd gözlükler =) hatta şu kadarını söyleyeyim; kore dışında herhangi bir ülkede, sokakta nerd gözlük ile dolaşan bir uzak doğulu görürseniz, o %99 korelidir =))

bayılıyorum ben bu gözlüklere ;) hatta bende de var bi tane =)


güney kore'deki giyim kuşam mevzusuna gelince, izlediğimiz diziler sebebiyle bu konu hakkında da epey fikir sahibi oluyoruz aslında =) mesela dizilerden gördüğümüz kadarıyla, oldukça kısa şort ve etekler gırla gidiyor kore'de =) ve bu kılıktaki her kesimden insan, günün her saatinde çok rahat dolaşabiliyor kore sokaklarında =) kore'li arkadaşlarımdan edindiğim bilgiye göre sadece dizilerde değil günlük hayatta da bu böyleymiş... ne güzel değil mi? bir gün kore'ye gidersem mini etek ve mini şortu rahatça giymenin keyfini süreceğim kesinlikle =)))


bir de şöyle birşey var ki bacakları sergilemede gösterilen cömertlik iş göğüs dekoltesine gelince değişiyor... göğüs dekoltesi vermek ayıp sayılıyor zannımca... sebebini bilmiyorum ama bu da oldukça enteresan gelmişti bana...


gelelim tarzını beğendiğim koreli oyunculara... iki oyuncu kızımız var ki oynadıkları dizilerdeki tarzlarıyla beni kendilerine hayran bırakmışlardır... biri secret garden dizisinden kim sa rang... diğeri de 49 days dizisinden so ji-hye...


...Kim Sa Rang...



Fotoğraf http://mykoreandramawiki.blogspot.com adresinden alınmıştır.


...So-Ji Hye...



Fotoğraf http://kapamilyalogy.blogspot.com adresinden alınmıştır.


izlediğim bütün kore dizileri arasında en iyi giyinenler bu iki oyuncu kızımızdı diyebilirim =) aslında dizilerde giydikleri kıyafetlerden birer kolaj hazırlayacaktım ama dizilerin bölüm videolarından görüntüleri tek tek bulup almaya üşendim :S nette de bulamadım fotoğraf... tarzlarını görmek için bu iki diziyi izleyiverin artık =))

o kadar uzak doğu dedim, ayıp olmasın =) lookbook.nu'dan derlediğim asyalı moda takipçilerine de bir bakalım ;)



...


Kolajlardaki fotoğraflar http://lookbook.nu/ adresinden alınmıştır.


gelin şimdi de sizi asyalı kadınların modasını yakından takip eden bir web sitesi ile tanıştırayım =)


http://fashionableasians.blogspot.com


bu web sitesi asyalı kadınların kırmızı halı, davet/organizasyon ve podyum hallerini belgelemekte... aşağıdaki kolajda da bu siteden derlediğim fotoğrafları görebilirsiniz ;) görüldüğü üzere ünlü asyalı kadınlar arasında göğüs dekoltesi sendromu aşılmış durumda :P


Kolajdaki fotoğraflar http://fashionableasians.blogspot.com/ adresinden alınmıştır.

2 Aralık 2011 Cuma

biri "KONSEPT" mi dedi? #7

Ali AtayFotoğraf http://www.sinemalar.com adresinden alınmıştır.


bazı oyuncuların sesleri ne kadar güzel değil mi? misal leyla ile mecnun dizisinin mecnun'u ali atay... önce bir ferdi tayfur şarkısı olan sevdalılar beni anlar'ı yorumladı ve bizi gülmekten yerlere yatırdı =))) sonra sezon finalinde söylediği yalan şarkısı ile ters köşe yaparak resmen dağıttı bizi...

[youtube http://www.youtube.com/watch?v=EUGYGoNRImg&w=420&h=315]


güzel sesli bir diğer oyuncu ise son günlerin flaş ismi halil sezai paracıkoğlu ;) bu nasıl bir sestir yahu... ve yıllardır nasıl da saklamış kendini bizden halil sezai... inanamıyorum... iyiki incir reçeli filminde o güzelim isyan şarkısını söyledi de sadece bir oyuncu olmaktan çıkıp sesiyle de hayatımıza bomba gibi düştü... çok da güzel oldu... kendisini dinlemek büyük keyif hakikaten... hatta bu adam işi gücü bırakıp sadece şarkı söylesin bence =)


albümü de çıktı... oh mis =))


Fotoğraf http://www.hittmuzik.com adresinden alınmıştır.


albümün ilk video klibi de olsun isimli şarkıya geldi...


[youtube http://www.youtube.com/watch?v=dEWALZQ7rHk&w=560&h=315]


ben ilk dinlediğimden beri halil sezai'nin sesini ve yorum tarzını cem adrian'a çok benzetiyorum... özellikle isyan şarkısında çok net olarak ortaya çıkıyor bu durum... sonra gördüm ki birkaç şarkıda düet de yapmışlar... çok da güzel olmuş bu düetler... olsun şarkısı da bunlardan biri...

düet demişken bir de tuğçe ile yaptığı düet var ki... mutlaka dinleyin... seni çektim içime...

Fotoğraf http://www.mabelmatiz.com adresinden alınmıştır.


cem adrian dedim de sesini ona çok benzettiğim biri daha var ki... o da mabel matiz... daha önce de yazdığım gibi ben mabel matiz'i kanıt dizisi ile keşfetmiştim... arafta şarkısını dizide duyduğumda "cem adrian ne güzel söylemiş... ne muhteşem bi şarkıymış bu" deyip hemen google'a sarılmıştım =) ama "cem adrian kanıt dizisi" diye aratınca başka bir şarkı çıkmıştı karşıma... "eee bu benim dizide dinlediğim şarkı değil ki" demiş ve şarkıyı başkasının söylediğine kanaat getirmiştim =) peki kimdi bu güzel şarkıyı söyleyen?

önce dizinin en son hangi bölümünün yayınlandığını bularak başlamıştım işe... malum bölüm 49.bölüm idi... bu kez google amcaya "kanıt dizisi 49. bölümde çalan şarkı" diye yazıp arattığımda ise mabel matiz'e ulaşmıştım =) dizinin 50.bölümünün sonunda da güzel bir sürpriz ile karşılaşmıştım... mabel'in şarkısını bu sefer dizinin oyuncusu zeynep seslendirmişti... onun yorumu da değişik ve güzeldi... şuradan onu da dinleyebilirsiniz ;)

ne mutlu bana ki mabel matiz gibi güzel bi sesi kanıt dizisi sayesinde keşfettim... şarkıları çok güzel ve sözleri de oldukça manidar... o günden beri beğenerek takip ediyorum kendisini =) o çatallı sesine de bitiyorum ayrıca... gelin bu yazıyı muhteşem sözlere sahip bir mabel matiz şarkısı ile bitirelim...

"hatırlayarak yaşamak boynumuzun borcu ama ölürdün unutmasan..."


[youtube http://www.youtube.com/watch?v=9vxtOzvAO_M&w=420&h=315]

27 Kasım 2011 Pazar

biri "KONSEPT" mi dedi? #6

geçen gün televizyonda demet sağıroğlu'nun arnavut kaldırımı isimli klibine rastladım... sene 1994... ne severdik bu şarkıyı ve klibini değil mi =) eski şarkılar bi başkaydı hakikaten... hele 90'lar türkçe pop efsane şarkılarla dolu...

[youtube http://www.youtube.com/watch?v=zQ7HCI_J55g&w=420&h=315]


gördüğünüz üzere klipte esas oğlanı cenk ertan oynuyor... ben çok beğenirim kendisini =)

Çemberin Dışında Cenk ErtanFotoğraf http://www.dizifilm.com adresinden alınmıştır.


onu görünce hemen aklıma kendisini ilk izlediğim dizi olan haziran gecesi gelir... favori eski dizilerimdendir haziran gecesi... çılgın gibi izlerdim =) cenk ertan'a olan hayranlığımın da etkisi büyüktü tabi bunda =) bir de muhteşem gökhan kırdar şarkıları tabi... hatta önceleri bu diziye ön yargılı yaklaşmıştım... ama muhteşem yağmur şarkısı kulağıma çalındıkça şarkıyı dinlemek için dizinin başına geçer olmuştum =) başına geçtiğim o kısa anlarda da dizi hikayesiyle içine çekivermişti beni... ve sonrasında da kaçırmadan izlemiştim...

[youtube http://www.youtube.com/watch?v=8c7CnbXZJag&w=420&h=315]


malum dizinin başrolünde özcan deniz oynuyordu... kendisini seversiniz sevmezsiniz o ayrı ama şimdi konu kendisine gelmişken neredesin firuze'den bahsetmezsek olmaz...

Neredesin Firuze 2004 filmFotoğraf http://www.filimadami.com adresinden alınmıştır.


ezel akay'ın ilk yönetmenlik denemesidir bu film... ben çok düşük bir beklenti ile gitmiştim filme... ama filmden çıktığımda tamamen değişmişti fikrim... çok beğenmiştim... ezel akay çok iyi iş çıkarmıştı... o günden sonra ezel akay'ı da sıkı takibe aldım tabi... sonraki filmleri hacivat karagöz neden öldürüldü? ve 7 kocalı hürmüz de çok güzel filmlerdi... sadece bu 3 filmi yönetmiş olsa da, ezel akay benim için belli bir tarzı olan başarılı bir yönetmendir... bu ara sesi soluğu da çıkmıyor kendisinin... bi film çekse de izlesek =)

neredesin firuze filminin müzikleri de ayrı bir olaydı... filmin çok ses getirmesinde bu muhteşem şarkıların da etkisi büyüktü kuşkusuz... soundtrack albümün tamamı sıkılmadan peş peşe dinlenilebilecek şarkılardan oluşuyordu... ama benim özellikle beğendiğim şarkılar şunlardı:

özlem tekin/kara sevda... müslüm gürses/sensiz olmaz... ragıp savaş & janset/yalnızım dostlarım... özcan deniz/ahirim sensin...

ahirim sensin... bu muhteşem neşet ertaş türküsünü çok güzel yorumlayan bir başka şarkıcı da gülay'dır... türküleri bir başka yorumlar gülay... hüzünlü sesi bam telinize dokunur âdeta... kendisinden dinlemeyi çok sevdiğim bir diğer türkü ise bir rumeli türküsü olan çalın davulları'dır... ama ben şimdi tüylerimi diken diken eden bir başka gülay şarkısı ile yazımı sonlandıracağım... içinde şiir geçen şarkılardan pek hazzetmem aslında ama bu şarkının özellikle şiir bölümü acayip dokunur içime...

"yalnız gördü ya, gelir bende kalır yalnızlık"...


[youtube http://www.youtube.com/watch?v=qUpMn5-PAKI&w=420&h=315]


hazır melankoliye bağladık =), bir niran ünsal bestesi olan şu şarkıyı da dinlemeden gitmeyin derim ;)


"yok bir sitemim... hayatta her şey kısmet... soldu gençliğim... ömrümü aşkla ziyan ettim... ağla gönlüm... nasip değilmiş vuslat... rahat uyu yar... sana hakkımı helal ettim..."


ben hakkımı helal etmiyorum ama neyse =)


çok sıktım sizi değil mi =) tamam gidiyorum =))

20 Kasım 2011 Pazar

kitap düzenleme sanatı...

bir evin olmazsa olmaz parçasıdır kitaplık... büyük ya da küçük farketmez, eve anlam katar resmen... peki ya o kitaplıktaki kitapları düzenleme? işte o da ayrı bir sanat... benim en sevdiğim tarz ise aşağıdaki örneklerden de görüldüğü üzere kitapları renklerine göre düzenleme...

Kolajdaki fotoğraflar http://www.apartmenttherapy.com/ adresinden alınmıştır.


kitap düzenleme ile ilgili aşağıdaki muhteşem video için ise söyleyecek söz bulamıyorum... büyük emek verilerek hazırlanmış çok şık bir video... izlemeden geçmeyin derim ;)

[youtube http://www.youtube.com/watch?v=zhRT-PM7vpA&w=420&h=315]

kahve-hardal-siyah... rengâhenk...

eskiden kahverengi ile siyahı hiç yan yana düşünemezdim... şimdi ise aksine çok yakıştırıyorum... hatta doğum günümde siyah elbise, siyah opak çorap ve bağcıklı topuklu kahverengi çizmeden oluşan bir kombin bile giydim =)

sonra düşündüm de leopar deseni de seviyorum ben =) (eskiden sevmezdim hiç =) yaş ilerledikçe insan kokoşlaşıyor sanırım :P) malum leopar deseni de kahverengi ve siyahtan ibaret =))

kahve-siyah, siyah-hardal veya kahve-hardal-siyah yanyana çok yakışıyor bence ;)


hazırladığım kolajlar ile kahvenin tonlarının ve hardal renginin siyah ile ne kadar uyumlu olduğunu bir kez daha görmüş olduk =)


mevsim sonbahar ya ondan taktım sanırım bu renklere =)


Kolajlardaki fotoğraflar http://lookbook.nu/ adresinden alınmıştır.

19 Kasım 2011 Cumartesi

duvar kolajları... çerçeve deyip geçmeyin =)

Fotoğraf http://www.apartmenttherapy.com adresinden alınmıştır.


birbirinden farklı çerçeveler bir arada kullanılarak da duvar kolajları yapılabiliyor... çerçeveler ile yapılan bu duvar kolajlarının güzel örneklerini sizin için toparladım =) kendim için yapıyorsam namerdim :P

Kolajdaki fotoğraflar http://www.apartmenttherapy.com adresinden alınmıştır.

ağaçlar ayakta ölür...

Ağaçlar Ayakta Ölür--posterFotoğraf http://www.sinematurk.com adresinden alınmıştır.


bugün -nereden estiyse artık- bu film düşüverdi aklıma =) bir dönem, eski türk filmlerinin televizyon filmi olarak yeniden çekilmesi gibi bir furya vardı... bu amaçla 3-4 film çekilmişti sanırım... yeni versiyon bu filmlerin bazıları iyi kotarılamamış olsa da bir tanesi vardı ki muhteşemdi ;) ağaçlar ayakta ölür... 1964 yapımı olan ilk versiyonunu izleyemediğimden bir yorum yapamayacağım ama sevinç erbulak ile emre altuğ'un başrollerini paylaştığı 2000 yapımı yeni versiyonu çok çok iyiydi...

Ağaçlar Ayakta Ölür--posterFotoğraf http://www.sinematurk.com adresinden alınmıştır.


hayatın hep soğuk ve çirkin yüzünü görmüş olan semra ile izzet'in (veya takma isimleri ile ayşe ile orhan'ın) asım bey'in isteğiyle oynadıkları masum oyunun, gerçeğe dönüşerek onları ve etrafındakileri hayata nasıl bağladığını izliyoruz filmde... muhteşem bir hikaye... sevinç erbulak (semra/ayşe) ile emre altuğ (izzet/orhan)'a eşref kolçak (asım bey) ile çolpan ilhan (büyük hanım) eşlik ediyor... daha ne olsun ;)

filmin en sevdiğim sahnelerinden birinin olduğu videoyu da ekliyorum buraya... bahsettiğim sahne emre altuğ'un delikanlılık dersi verdiği sahne =) 05:43'ten itibaren başlıyor malum sahne =)

[youtube http://www.youtube.com/watch?v=rdJ8GBDjjfo&w=420&h=315]


filmin, sevdiğim bir diğer sahnesi ise eski türk filmlerini aratmayacak nitelikteki son sahnesidir... tadını çıkararak izleyin diye onu eklemiyorum =) filmin müzikleri de muhteşemdi bu arada... klarnetin o hüzünlü sesi çok güzel uyum sağlamıştı bu dram ile...

milyon kere daha izlerim dediğim filmler bir elin parmaklarını geçmez... işte bu film de onlardan biri... benden tavsiye, mutlaka izleyin ;)

18 Kasım 2011 Cuma

duvar kolajları... tabak deyip geçmeyin =)

bizde de adettendir duvara tabak asmak ama ufak bir farkla... bizde koca bir tabak tek başına durur duvarda... oysa ki adamlar bir sürü farklı tabağı bir arada kullanarak muhteşem duvar kolajları oluşturmuşlar... "adamlar yapmış" =)) biz de yapalım... neyimiz eksik =))

Kolajdaki fotoğraflar http://www.apartmenttherapy.com/ adresinden alınmıştır.

yeni keşfim =)

yine dream tv... yine yeni bir keşif ;)


[youtube http://www.youtube.com/watch?v=ZnQuJiPY3fs&w=560&h=315]


bir sabah dream tv'de dinleyip çok beğenmiştim bu şarkıyı... ramadan söylüyor... bugün oben budak'ın da yazısında ramadan'dan bahsettiğini görünce aklıma düştü acaba ben hangi şarkısını sevmiştim dream tv'de diye ??? hemen küçük bir tarama yapıp beğendiğim şarkıyı buldum... 7/24 ;)

o sabah kahvaltı ederken klibi görünce önce yabancı bir şarkı sanmıştım... sonra türkçe sözleri duyunca daha bi dikkatli dinlemiş ve çok beğenmiştim şarkıyı ;)

biraz da ramadan'dan bahsedecek olursak; kendisi marjinal kelimesinin sözlük anlamı adeta =) alışılagelmişin dışında bir tarzı var... kendisiyle biraz haşır neşir olunca ne demek istediğimi gayet iyi anlayacaksınız =)

ramadan hakkında detaylı bilgi için bakınız ;) şu şarkısı ve klibi de çok güzel =) hazır mısın? albümünden sevdiğim diğer şarkılar ise yüksek kontrast ve curious... dinlemek isterseniz sizi şuraya alalım ;)

bir de ben dream tv'yi takdir ediyorum hakikaten... adamların bir yayın politikaları var ve ona göre yayın yapıyorlar... her önüne gelen yer alamıyor dream tv'de... gördüğüm kadarıyla en azından =) özellikle farklı olanı bulup çıkarmakta üstüne düşeni fazlasıyla yapıyor kanal... orijinal işleri hep dream tv sayesinde keşfediyorum ben... böyle ne yayınladığını bilen müzik kanallarının artması dileğiyle...

16 Kasım 2011 Çarşamba

Eksi 10...

trt haber kanalında çok severek takip ettiğim bir program var... adı eksi 10... bir haber magazin programı... programda ABD'nin california eyaletinde yaşayan ve çeşitli başarılara imza atmış bilim adamı ve sanatçılar konuk ediliyor... ve onlarla yapılan keyifli röportajlar ekrana geliyor... bunun yanısıra california'da yapılan etkinlikler ve sokak röportajları da ekrana geliyor... sunucu ve muhabirler de çok sempatik =) ben programı izlerken bir türk olarak çok gururlanıyorum ve de aynı zamanda birşeyler yapmak için şevk ve istek ile doluyorum =) izlemenizi tavsiye ederim ;) pişman olmazsınız =) pazar günleri saat 13:15'te yayınlanıyor program... arda ile aynı saatte başlıyor ama neyse =))

[youtube http://www.youtube.com/watch?v=gG6QhhH_RAM&w=560&h=315]


ben programı izlerken sürekli aklımda bir soru ile izliyordum... bu programın adı niye eksi 10 ??? bir gün programın web sitesine girmemle birlikte herşey netleşti =)

http://www.eksi10.tv


program los angeles merkezli bir program... web sitesinde de sağ üst köşede LA ile istanbul saatleri veriliyor... ve aradaki fark tam olarak 10 saat =) ve onlar bizden 10 saat geri olduklarından bir de eksi geliyor 10'un başına =) üstelik programın logosunda da saat var =)) oradan bile çakamadım durumu, yuh bana =)) çok zekîce düşünülmüş bir program adı değil mi? geç anlasam da =)) ben çok beğendim doğrusu =)

malum ben de yüzümü ABD'ye döndüm artık =) önümüzdeki yıl teksas'ta olacağım inşallah... açıkçası bu durum hem heyecanlandırıyor, hem de ufaktan korkutuyor beni =) ama bu programı izleyince ABD'den korkmuyorum resmen =)

kafanızda daha net bir fikir oluşması açısından yazıma programdan bir video da ekliyorum... bu videoyu özellikle seçtim çünkü mesleğimle de alakalı =) malum mikroskop başımızın tacı =)) videoda Prof. Dr. Aydoğan Özcan'in tarihe geçen buluşundan söz ediliyor... merceği olmayan mikroskop !!! evet evet yanlış duymadınız =) izleyin ve görün nasıl gurur duyulacak bilim adamlarımız var ;) iyi seyirler...

[vimeo id = 21460522]


dipnot: programın yayınlanan bütün bölümlerini hem web adresinden hem de http://vimeo.com/eksi10/videos adresinden izleyebilirsiniz ;) bu arada -klasik bir cümle olacak ama- yayında ve yapımda emeği geçen herkesin ellerine sağlık ;)


dipnot 2: bu yazıyı california aşığı arkadaşım elipı (korean version of elif ^^) ile şartlar öyle gerektirdiği için sık sık california'ya giden arkadaşım selin'e ithaf ediyorum =))

12 Kasım 2011 Cumartesi

mozaik pasta dilimi gibi ev (^_^)

hımmm mozaik pasta =)) olsa da yesek :P neyse konumuza dönelim =) muhteşem bir tasarıma sahip olan bu ev lübnan'da imiş...

bu vesileyle nur topu gibi bir kategorim daha oldu ;) biri "ev" mi dedi? kategorisi altında mimarî harikaların yanısıra dekorasyon ile ilgili şeyler de paylaşacağım... beklemede kalın =)

 Kolajdaki fotoğraflar http://www.apartmenttherapy.com adresinden alınmıştır.


bir de bu ev bana hyun bin'in secret garden dizisindeki evini hatırlattı... aşağıdaki kolajda da o muhteşem evi görebilirsiniz ;)


Kolajdaki fotoğraflar http://hockhua.com adresinden alınmıştır.

8 Kasım 2011 Salı

bi topuk bi bağcık =)

bi ayakkabı topuklu ve bağcıklı ise o iş tamamdır ;)



hele bir de platform topuklu ise rahattır da ;)



...



...



kolajları ben hazırladım =) fotoğrafları ise aşağıdaki adreslerden aldım ;)


thankful to...


http://lookbook.nu/


http://www.thesartorialist.com/


http://www.tumblr.com/tagged/lookbook

5 Kasım 2011 Cumartesi

çerez niyetine vol.2

rengârenk french...


sizce de çok güzel görünmüyor mu =) içim açıldı valla =)


ben de deneyeceğim... fotoğrafını da eklerim buraya ;)


Fotoğraf http://guminyourface.tumblr.com/ adresinden alınmıştır.

Emre Kavuk...

altın portakal'ın bize kazandırdıkları ^^


emre kavuk...



Fotoğraf http://www.dizifix.com adresinden alınmıştır.


emre kavuk bu sene güzel günler göreceğiz filmi ile en iyi senaryo dalında altın portakal aldı... aşağıdaki kısa film ise en iyi film dalında da altın portakal alan güzel günler göreceğiz filminin yönetmeni hasan tolga pulat'a ait... emre kavuk da oyuncu olarak yer alıyor bu kısa filmde ;)


bi de itiraf etmeliyim ki emre kavuk oynuyor diye izledim ben bu kısa filmi =))) güzel bi film çıkınca da tadından yenmedi ;)


[vimeo id = 1835267]

Blair ve şapkaları...

eskiden saç bantları ve taçlarıyla ünlü olan blair, şimdi de birbirinden güzel ve değişik şapkaları ve saç aksesuarlarıyla ünlü... ben gossip girl'e 3.sezondan sonra epey ara verdim ama duyduğuma göre blair kraliyet ailesine gelin gidiyormuş... ardı ardına gelen kraliyet düğünleri diziyi de etkilemiş anlaşılan ;) şapkalar ve saç aksesuarları da bu trendin bir uzantısı niteliğinde aslında...

 kolajı ben hazırladım =) fotoğrafları ise http://www.facebook.com/blairwaldorfswardrobe adresinden aldım.

29 Ekim 2011 Cumartesi

Anadolu Kartalları... vatan kanatlarımızın altında...

[youtube http://www.youtube.com/watch?v=j4HR5GbGtz4&w=560&h=315]


manga eurovision başarısından sonra ingilizce bir single hazırlamıştı... fly to stay alive... dün gittiğimiz anadolu kartalları filminde de bu şarkı kullanılmış... çok güzel uyuşmuş filmle ;)

filme gelince, epey emek verilmiş ama keşke daha sağlam bi senaryo ile çekilebilseymiş... iyi başladı ama ara ara tempo düştü... filmde durağanlıklar oluştu... oyunculuklara gelince engin altan düzyatan, özge özpirinççi ve şevket çoruh çok iyiydi... çağatay ulusoy da çok şaşırttı beni... iyi kıvırmış rolünü ;) görüntü yönetmeni uğur içbak da çok iyi iş çıkarmış ;)

cagatay ulusoy anadolu kartallari Çağatay Ulusoy Anadolu Kartalları

Fotoğraf http://www.anadolukartallarifilm.com/ adresinden alınmıştır.


milli duyguları acayip kabartan bi film... sürekli tüyleriniz diken diken oluyor filmde... bi de solo türk diye bi F16 var ki dillere destan... döndüğünde gökyüzünde türk bayrağı ortaya çıkıyor... şahane bi görüntü... dikkat ederseniz aşağıdaki afişte de görebilirsiniz ;)


  Fotoğraf http://www.anadolukartallarifilm.com/ adresinden alınmıştır.


afişten göremedim diyenler için işte solo türk ;)



Fotoğraf http://www.ulasimonline.com adresinden alınmıştır.

Mangala


Fotoğraf http://www.antigazete.com adresinden alınmıştır.


böyle bir oyun varmış... türk zekâ ve strateji oyunu... biliyor muydunuz? ben yeni öğrendim... bi yerden duyup twitter'a not almıştım... ama nereden duyduğumu hatırlamıyorum...

hemen en yakın D&R mağazasına gidip bir tane edineceğim... çok eğlenceli görünüyor ;) oyunun kuralları için aşağıdaki videoyu izleyebilir, oyun hakkında detaylı bilgiyi ise şuradan edinebilirsiniz ;)

[dailymotion id = xau67o]

biri "KONSEPT" mi dedi? #5

Fotoğraf https://tr.wikipedia.org adresinden alınmıştır.

dün akşam bir çocuk sevdim isimli diziyi izliyordum... her ne kadar doğru dürüst izleyemesem de bu diziyi epey beğendimi söylemek isterim... dolayısıyla izlemekten keyif aldığım türk dizileri arasına bu diziyi de eklemiş bulunmaktayım... vatana millete hayırlı olsun =)

gülçin santırcıoğlu
Fotoğraf http://galeri.uludagsozluk.com adresinden alınmıştır.

dün akşamki bölümde gülçin santırcıoğlu'na rastlayınca hemen aklıma kendisini ilk izlediğim film olan türev (2005) geldi... bu arada gülçin santırcıoğlu'nun dizide oturduğu evi, ben ifsak 159.dönem kadırga gezisinde fotoğraflamıştım =) bu gereksiz bilgiyi de verdikten sonra gelelim filme =)

Fotoğraf http://turkfilmlistesi.blogspot.com/ adresinden alınmıştır.

türev çok enteresan bir filmdi... hani insanın yüzüne tokat gibi inen filmler vardır ya... öylesi bi filmdi bu da... izleyeli uzun zaman oldu ama hep iyi anarım ben bu filmi... beste bereket'i de ilk bu filmle tanımıştım... hatta bu film beste bereket'e en iyi kadın oyuncu kategorisinde altın portakal da getirmiştir... filmin flaş lafı ise şudur:

"gerçek yalanların türevidir..."


Fotoğraf http://www.beyazperde.com adresinden alınmıştır.

türev deyince aklıma aynı zamanlarda çekilen bir başka türk filmi kader (2006) geldi... bu film zeki demirkubuz'un başyapıtıdır bence... türev herkesin beğeneceği tarzda bir film değil ama kader için aynı şeyi söyleyemeyeceğim... yine herkesin beğeneceği tarzda bir film gibi durmasa da çok beğeneceğinize garanti veriyorum ;) ama duygusal anlamda ağır bi film, onu da baştan söyleyeyim... filmi çok uzun zaman önce izlemiş olmama rağmen bekir (ufuk bayraktar)'in uğur (vildan atasever)'a olan tabiri caizse köpekler gibi aşkı hala net olarak aklımdadır... özellikle filmin son sahnesi de çok vurucu olmuştu benim için... bak şimdi tekrar izleyesim geldi filmi =)

Fotoğraf http://www.milatdizisi.org/ adresinden alınmıştır.

ufuk bayraktar'a gelince kendisi zeki demirkubuz'un keşfi şahane bir oyuncudur... zeki demirkubuz onu babasının kahvehanesinde çalışırken keşfedip oyuncu olmaya ikna etmiş ve bekleme odası filminde rol vermiştir... sonrasında da kader filmi ile başrolü kendisine teslim etmiştir... bekleme odası da çok ilginç bir filmdir... tavsiye olunur ;) ama dediğim gibi kader benim favori zeki demirkubuz filmimdir ;)

Masumiyet : Afis
Fotoğraf http://www.beyazperde.com adresinden alınmıştır.

bir de yine zeki demirkubuz'a ait masumiyet (1997) filmi var... zeki demirkubuz, kader filminde aslında bu hikayedeki oyuncuların gençlik yıllarını anlatmış... kader filminin senaryosunu da haluk bilginer'in masumiyet filmindeki bir sahnesi üzerine yazmış... işte o muhteşem sahne ;)


ama maalesef ben bu filmi izlemeyi atlamışım =( şimdi ilk iş masumiyet filmini de izleyeceğim ;) -edit: izledim- bekir (haluk bilginer)'in masumiyet filminde dinlediğimiz hayat hikayesini bir de kader filmindeki gençlik halinin ağzından dinlemek için şu videoyu, yine gençlik halinin ağzından diyarbakır'a (kader'de kars'a) gidişi ve kaderini anlattığı sahneyi izlemek için de şu videoyu izleyebilirsiniz ;)

Fotoğraf https://tr.wikipedia.org adresinden alınmıştır.

kader filmi ile ilgili görselleri araştırırken oyunculara da tekrar bi gözattım... bi de ne göreyim, meğer engin akyürek de bu filmde rol almış =) o kadar uzun zaman oldu ki unutmuşum bu detayı... gerçi o zamanlar hayranı olmadığım için aklıma yazmamış da olabilirim =) neyse konu kendisine gelmişken onunla ilgili de bir iki şey söylemek isterim... ne zamanki fatmagül'ün suçu ne? dizisinde oynamaya başladı, işte o zaman gözümdeki yeri tamamen değişti... önceleri hiç dikkatimi çekmezken şimdilerde kerim karakteri ve tipiyle gönlümde taht kurmuş durumda =) ardacığım alınmasın ama :P

kader filminde oynayan bir başka tanıdık yüz ise uçurtmayı vurmasınlar (1989) filminde küçük barış'ı canlandıran ozan bilen... kader'de de zagor'u canlandırıyor... bakınız hiç değişmemiş değil mi? =)

ozan bilen
Fotoğraf http://www.itusozluk.com/gorseller adresinden alınmıştır.