Youtube

Instagram

29 Aralık 2015 Salı

Bitenler #1 Makyaj, bakım, saç ürünleri ve parfümler

Youtube kanalımda ilk "bitenler" videomu yayınladım. Video ekipmanı ve edit programı eksiklerimi tamamlamak üzereyim. Daha iyi videolar da gelecek umarım :) Açıklamalar bölümünü de okumayı unutmayın lütfen ;)

Bir de daha amatör olan brownie tarifi videom var, izlemek isterseniz ;)

5 Kasım 2015 Perşembe

Hurmalı Lezzet Topları

Yine bir tarif ile geldim :)

Aslında süper sağlıklı bir tarif değil ama bisküvinin içeriğindeki yağ/şeker dışında ilave yağ ve şeker bulunmadığını belirteyim yine de...

Böyle lezzet topu tarifleri genelde benim içimi bayar şekerden, veya çok sakız gibi olursa da çiğnemesi zor olur ve damakta birikir vesaire... Ama bu hem çok hafif oldu, hem de pofidik olduğundan yemesi de çok keyifli oldu...

Malzemeler
300 gr hurma (Carrefour'dan küçük bir paket halinde almıştım, 15-20 adet gibi düşünebilirsiniz)
1 paket eti kakaolu bisküvi (150 gr oluyor)
1 avuç ufalanmış ceviz içi
2-3 yemek kaşığı sıcak su
Üzerini kaplamak için bir miktar hindistan cevizi

Yapılışı
1 paket bisküviyi rondoda un haline getirdikten sonra bir karıştırma kabına aldım. Hurmaları çekirdeklerini çıkardıktan sonra küçük küçük doğrayarak rondoya attım. 2-3 yemek kaşığı sıcak su ve ceviz içini ekleyerek rondoda çektim. Hurmalı cevizli karışım ile bisküvi tozunu karıştırma kabında elde yuvarlanabilecek bir hamur haline getirdim. Karışımdan küçük toplar hazırladım ve hindistan cevizi koyduğum bir kasede çevirerek üzerlerini kapladıktan sonra servis tabağına aldım.


Not: Benim kullandığım hurmalar oldukça yumuşaktı. Eğer hurmalar sert ise biraz ılık suda bekletip kullanabilirsiniz. Eğer hamur toparlanmazsa biraz daha sıcak su ilave edebilirsiniz.

Afiyet olsun ;)

3 Kasım 2015 Salı

YouTube Kanalım "Aslı Gibidir"

Ve sonunda kanalımı açtım :) 


Kanalımda; kişisel olarak sevdiğim, beğendiğim, ilgi duyduğum veya yapmaktan hoşlandığım şeyler ile ilgili videolar paylaşmayı planlıyorum. Temel içerik makyaj/bakım ve yemek tarifleri üzerine olacak. Yani blogumun konularıyla da örtüşecek içerik.

"Kanal açmaktaki motivasyonun ne oldu?" diye sorarsanız:
1- Kötü bir dönemden geçiyorum (Yılan hikayesine dönen bir akademik kariyer ve doktora tezi).
2- 2008'den beri çok düzenli olmasa da yapmaya çalıştığım blog yazarlığından biraz sıkıldım ve artık daha dinamik bir mecrada içerik üretmek istiyorum.
3- Kendi kanalımın -bir nevi kendi işimin- patronu olmak istiyorum :)

Henüz video çekme düzenimi oturtamadım ancak bu işi daha fazla da ertelemek istemediğimden yaz aylarında snapchat'ten paylaştığım bir tarifimi yükleyerek başladım kanala. Biliyorum formatı sebebiyle izlemesi pek keyifli değil ama normal formatta videolarım da olacak. 

İlk videom için buraya tıklayabilirsiniz. Detaylar için videonun altındaki kutucuğu genişleterek açıklamaları okuyabilirsiniz.

Esen kalın ;)

Türk Usulü Granola

Evet granolaya takmış durumdayım son zamanlarda :) 

İşte "Türk Usulü" olarak isimlendirdiğim tahinli-pekmezli ve az malzemeli granola tarifim:

Malzemeler
2 su bardağı yulaf ezmesi
3 yemek kaşığı tahin
4 yemek kaşığı pekmez
Yarım su bardağı ufalanmış ceviz (isteğe bağlı)
Yarım çay kaşığı kadar zerdeçal (isteğe bağlı, güçlü bir antioksidan olduğundan eklemek istedim ben, ingilizcesi turmeric diye geçer)

Teflon bir tavaya bütün malzemeleri ekleyerek, kısık ateşte sürekli karıştırarak 15 dakika pişirin. İyice soğuduktan sonra ağzı sıkı kapanan cam kaplarda saklayabilirsiniz.

Yoğurt/süt ile sabahları veya ara öğün olarak tüketebilirsiniz. Yerken porsiyonunuza taze/kuru meyve veya ekstra kuruyemişler, tadı az gelirse de bal veya pekmez ilave edebilirsiniz.

Diğer iki granola tarifim için tıklayınız.

Ayrıca bir de YOUTUBE videom var: 


Afiyet olsun.

9 Ekim 2015 Cuma

Yatıştırıcı Tonik

Daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi yağlara bakış açım değiştiğinden beri cilt rutinimde daha çok yer verir oldum... Sprey formunda olan ürünleri de çok pratik bulduğumdan yağlardan oluşan iki fazlı bir sprey tonik hazırladım kendime... Karma ve sivilceye meyilli cildimde yatıştırıcı ve olumlu etkilerini gördüğümden burada da paylaşmak istedim...
Kullandığım yağlar...
Bu toniği hazırlamak için ben evde varolan esansiyel yağları kullandım... Bende olan yağlar; çay ağacı, tatlı badem ve biberiye yağı idi... Bunlardan çay ağacı yağının sivilceli ciltlerdeki olumlu etkisi malum zaten... Tatlı badem yağının da nemlendirme etkisi olduğunu biliyordum... Bir tek biberiye yağını pek bilmiyordum... Onu da araştırdığımda güzellik yağı olarak anıldığını ve cilde iyi geldiğini okudum... Dolayısıyla onu da ilave etmeye karar verdim...
Çalkalamadan önceki hali...
Watsons'tan aldığım küçük bir sprey şişesine (yaklaşık 100 mL hacminde) iyi kalite bir içme suyu ekledim... Yağları da ekleyeceğim için tam doldurmadım şişeyi... Ve yağların hepsini göz kararı ekledim... Kabaca miktarları söylersem; 2 yemek kaşığı tatlı badem yağı, 20 damla çay ağacı yağı ve 20 damla da biberiye yağı ekledim... (Fotoğraflar ilk hazırladığım şişeye ait... Onda miktarları biraz daha az kullanmıştım... Sonraki şişede artırdım miktarları...)
Çalkaladıktan sonraki hali...
Yaz boyunca bu şişeyi buzdolabında muhafaza ettim ve her kullanımdan önce iyice çalkaladım... Önceleri sadece yüzüme spreyliyordum ama sonrasında bir makyaj temizleme pamuğuna bolca sıkarak tonik gibi uygulamayı denedim ve sabah-akşam uygulamaya çalıştım... Sabahları bazen aksatsam da akşamları hiç aksatmadan kullandım ve cildimde belirgin bir iyileşme/düzelme oldu... Sivilcelerim çıksa bile tam çıkamadan ve büyümeden sönüp gittiler... Kızarıklık problemim de kalmadı neredeyse... O yüzden yatıştırıcı tonik dedim adına... Bir de bu işlemi yaptıktan sonra -klasik tabirle- cildim bebek poposu yumuşaklığında oluyor her seferinde... Hatta etrafımdaki kişilerden cildin epey düzelmiş yorumlarını bile aldım...

Benim gibi sivilceye meyilli cildi olanların denemelerini tavsiye ederim ancak yine de karar size ait... Herkesin cilt yapısı farklı çünkü... Ben sadece kendi deneyimlerimi paylaşıyorum burada... İleri seviye bir probleminiz varsa da önce mutlaka bir cildiye uzmanına görünüp sorununuzu halletmeniz gerekiyor...  

Esen kalın ;)

Edit: En son yaptığımda bu yağlara lavanta yağını da ekledim...

Ev Yapımı Granola

Son dönem hayatımıza giren kavramlardan biri de granola... Benim de çok sevdiğim tarzda bir çabuk kahvaltılık çeşidi olunca, evde yapmayı denedim birkaç kez ve çok beğendim... Burada da tarifini paylaşmak istedim... Ben bu yabancı menşeili tarifler konusunda pinterest'ten çok destek alıyorum... Bu tarifi de pinterest'ten buldum ancak linkini şu an ekleyemeyeceğim... Bir edit'le birlikte eklerim linkini de daha sonra...

Granola'yı kavrulmuş müsli olarak tanımlarsak yanlış olmaz sanırım... Temelinde de yulaf ezmesi, sağlıklı bir yağ ve sağlıklı şekerli bir madde olması gerekiyor... Geriye kalanlar tamamen zevkinize göre şekil alıyor... Ve bu granolayı hem kahvaltılık gevrek şeklinde hem de enerji barı şeklinde yapabilirsiniz... Temelinde aynı malzemeler kullanılsa da ben ikisi için de tarif yazacağım bugün... Sadece yulaf ile bağlayıcı malzemelerin (yağ ve şeker) oranı değişiyor biraz...

Öncelikle kahvaltılık gevrek şeklinde hazırlanan ve süt/yoğurt ile veya sade tüketebileceğiniz halini yazayım... 

Malzemeler (Kahvaltılık Gevrek)
2 su bardağı yulaf ezmesi
4 yemek kaşığı bal (sağlıklı ve bağlayıcı bir tatlandırıcı olarak kullanıyoruz; pekmez veya hurma püresi de tercih edilebilir)
4 yemek kaşığı fıstık ezmesi (sağlıklı ve bağlayıcı bir yağ olarak tercih ediyoruz; zeytinyağı, hindistan cevizi yağı, susam yağı veya sevdiğiniz başka bir yağ da tercih edilebilir) 
1 fiske tuz (tatları net ortaya çıkarmak için kullanıyoruz)
Yarım çay kaşığı tarçın (tercihen, şart değil)
Yarım çay kaşığı vanilya özütü/aroması (tercihen, şart değil)
1 su bardağı fındık, fıstık, badem türevi hafifçe dövülmüş kuruyemiş (tercihen, şart değil, sonradan da ilave edilebilir)
Yarım su bardağı kuru meyve (yine isteğe bağlı)

Bu malzemelerin hepsini derin bir kapta karıştırarak yağlı kağıt serilmiş bir fırın tepsisine yayıyoruz... Önceden ısıtılmış 180 derece fırında 15-20 dakika kontrollü bir şekilde pişiriyoruz... Her yerinin eşit pişmesi için tepsiyi ara ara çıkartarak karıştırıyoruz... Malzeme çabuk yanmaya müsait olduğundan pişirme işlemini gözünüzü fırından ayırmadan kontrollü bir şekilde yapmanızı tavsiye ederim... Çünkü her fırın aynı verimde çalışmıyor malum... Golden brown diye tabir edilen altın kahverengine ulaştığınızda tepsiyi fırından alabilirsiniz... İyice soğuduktan sonra hava almayan cam bir kavanozda saklayabilirsiniz granolanızı... Hem kahvaltı hem de ara öğünlerinizde süt/yoğurt ile veya sade olarak tüketebilirsiniz... O an dolabınızda bulunan taze meyvelerle de süsleyip tüketebilirsiniz...

Fırında yaptığım...
Aynı tarifi ocak üzerinde de yapabilirsiniz ki ben iki türlü de denedim, ocak üstü daha pratik geldi bana... Yalnız çok kısık ateşte, yapışmaz (tercihen teflon) bir tavada ve ocağın başından ayrılmadan sürekli karıştırarak yapmanız gerekiyor... Yine 20 dakika gibi bir sürede oluyor... Altın kahverengiyi görene kadar devam ediyorsunuz yine... Sonra yine tamamen soğuyunca cam kavanoza alabilirsiniz... Burada dikkat etmeniz gereken, balı biraz daha sonra eklemeniz... Çünkü balın uzun süre pişirilmesi çok önerilmiyor bildiğim kadarıyla...

Ocakta yaptığım...

Ben iki versiyonu yaparken de temel malzemeler dışına pek çıkmadım sayılır... Yulaf ezmesi, bal, fıstık ezmesi, biraz nutella (benim eklediğim bonus), tarçın, vanilya aroması, bir fiske tuz ve biraz da fındık/badem ekleyerek yaptım ikisini de... Hatta ikincisini tamamen göz kararı yaptım... Elimde az bir miktar (10 yemek kaşığı kadar) yulaf ezmesi vardı... Önce onu tavaya aldım... Üzerine 2 yemek kaşığı fıstık ezmesi, 1 tatlı kaşığı nutella, biraz zeytinyağı, 1-2 damla vanilya aroması, biraz da dövülmüş fındık ekledim ve sonlara doğru da bal ekleyerek karıştırarak pişirdim... İki versiyon da çok güzel oldu...

Şimdi gelelim enerji barı şeklinde olan hurmalı tarife... Malzemeler yine temelde aynı tabi ki ama ben yine de yazayım... Bu hurmalı tarifi ben henüz denemedim ancak tarifi gönderdiğim sevgili arkadaşım İrem denemiş... Onun da fotoğrafını ekliyorum buraya...

Pişirmeden yapılan, bar şeklinde... 

Malzemeler (Enerji Barı)
1 su bardağı hurma (pekmez veya bal da olur)
1/4 su bardağı fıstık ezmesi (zeytinyağı veya diğer sağlıklı yağlar da olur)
1+1/4 su bardağı yulaf ezmesi
1 su bardağı fındık, fıstık vb.
Yarım su bardağı kuru meyve, damla çikolata veya hindistan cevizi (isteğe bağlı)
Yarım çay kaşığı tarçın veya vanilya özütü (isteğe bağlı)
Bir fiske tuz

Hurmaları çekirdeğinden ayırıp rondoda çekiyoruz önce... Hurmalar çok sertse 10 dak sıcak suda bekletilip öyle rondoda çekilebilir.
Fındık, fıstık ve yulaf ezmesini isterseniz önceden 10-15 dak 180 derecede fırınlayabilirsiniz ancak şart değil...
Fıstık ezmesini de teflon bir tavada biraz ısıtıp kullanabilirsiniz... Daha rahat birleşir böylece malzemeler...
Bütün malzemeleri derin bir kapta iyice karıştırın... Sonra yağlı kağıt serili bir fırın tepsisine düzgünce bastırarak yayın... 20 dakika buzdolabının dondurucu kısmında bekletin... Sonra dilimleyip servise hazır hale getirin... Hava almayan bir kapta bu şekilde muhafaza edebilirsiniz barları... Bu fırınlanmayan tarif... İsterseniz bu tepsiyi dondurucuya koymak yerine fırınlayabilirsiniz de... Yine 180 derecede 15-20 dak yeterli olacaktır diye düşünüyorum... Yine altın kahverengine ulaşmanız gerekecek...

Benim bir sonraki denemek istediğim tarif ise "Türk Usulü Granola" adını verdiğim tarif olacak... Yağlı içerik olarak tahin, şekerli içerik olarak ise pekmezi kullanacağım... Bu sebeple Türk usulü dedim adına... Onunla ilgili deneyimlerimi de buradan paylaşırım yine...

Bir de YOUTUBE videom var konu ile ilgili :) Tavada pratik granola tarifi ;)


Afiyet olsun...

10 Ağustos 2015 Pazartesi

Pürüzsüz Bacaklar için Scrub

Bacakları için jilet kullananlara daha pürüzsüz bacaklara kavuşmaları için süper bir scrub önerim var... Test edildi onaylandı, işe yarıyor...

Reçete şu şekilde:
Yarım su bardağı toz şeker (esmer şeker de kullanılabilir)
1/4 su bardağı bebe yağı (zeytinyağı, susam yağı veya hindistan cevizi yağı da tercih edilebilir)
1 yemek kaşığı limon suyu



Bacaklar için özel bu scrub'ı hazırlamak için bir kavanoz veya daha önceden kullanıp bitirdiğiniz bir scrub kutusunu temizleyerek kullanabilirsiniz... Yukarıda verdiğim reçeteye de birebir uymak durumunda değilsiniz... Toz şekeri scrub'ı hazırlayacağınız kaba ekledikten sonra bir miktar limon suyu ekleyip scrub kıvamına gelene kadar da bebe yağı ilave ederek pratik bir şekilde de hazırlayabilirsiniz bu scrub'ı... 

Nasıl uygulanacağına gelince; öncelikle duşta sıcak su ile bacaklarınızı ıslatıp biraz bekleyin... Bu sırada saçınızı şampuanlayıp kremleme işlemlerini yapabilirsiniz... Sonrasında hazırladığınız scrub'ı çok fazla bastırmadan ovuşturarak bacaklarınıza uygulayın ve durulamadan jiletleme işlemini normalde yaptığınız gibi yapın... Sonrasında bacaklarınızı durulayın ve vaktiniz varsa bu işlemi bir kez daha tekrarlayın... Scrub-Jiletleme aşaması bittikten sonra normal duş jelinizle duşunuzu tamamlayabilirsiniz... Veya vücudum nemlendirici sürmüş gibi neme doymuş olarak duştan çıkayım derseniz bu işlemi duş jeliniz ile temizlendikten sonra da yapabilirsiniz... O zaman sadece su ile durulanmanız yeterli olacaktır... Bebe yağı dolayısıyla vücudunuz pamuk gibi yumuşak ve nemli kalacaktır...

Scrub'ın içindeki şeker keseleme işlemini yapıp bacaklarınızı ölü derilerden arındırarak daha yakın bir tıraş sağlayacaktır... Bebe yağı ve limon da daha nemli ve pürüzsüz bacaklara kavuşmanıza katkı sağlayacaktır... Aynı zamanda bebe yağının tıraş bıçağının ömrünü de uzattığı belirtilmiş çoğu yerde... Dolayısıyla bir taşla iki kuş vurmuş oluyoruz :) Hatta "bu scrub'ı hazırlamaya üşenirim ben" derseniz direkt bebe yağı ile de jiletleme işlemi yapılabilir... Saç kremi, erkeklerin kullandığı tıraş köpüğü vesairenin de tıraş kremi olarak kullanıldığını duymuşsunuzdur... Bebe yağı hepsinden daha yumuşak (daha az tahrişli) bir tıraş sağlayacaktır...

Bu arada bu scrub'ı sadece bacaklarınızda değil tüm vücudunuzda da kullanabilirsiniz... Ben öyle yaptım şahsen... Hatta içine birkaç damla da çay ağacı yağı ekledim... Başka esansiyel yağlar da eklenebilir tabi; hem güzel koku hem de ekstra fayda açısından...

Güzel bir kavanozda bu scrub'ı hazırlayıp süsleyerek arkadaşlarınıza da hediye edebilirsiniz...

Karbonat ve hindistan cevizi yağı ile hazırlanan bir akne scrub'ı tarifi ve yine akneye meyilli problemli ciltler için yüz spreyi tarifini de yakında buradan paylaşacağımı duyurur esenlikler dilerim efendim :)

Öneri: Jiletleme işlemi için kadınlara özel olarak geliştrilmiş jiletleri kullanmanızı tavsiye ederim... Ben kendiminkini şuradan edinmiştim ve çok memnunum... Bu 5 bıçaklı versiyonunu ürünün satıldığı marketlerde bulamadığım için internetten almayı tercih etmiştim... Bunu da dipnot olarak belirtmiş olayım...

1 Mayıs 2015 Cuma

Her Derde Deva Hindistan Cevizi Yağı

Yaklaşık 6 aydır takıntılı olarak hindistan cevizi yağını her şekilde kullanıyorum... O sebeple de bu yazıyı yazmak istedim... Kullanım alanlarını duyunca siz de en az birini denemek isteyeceksiniz bence :)

Macrocenter'larda bulabileceğiniz organik hindistan cevizi yağı

Konu ile ilgili beğendiğim videoları yazıya ekledim ve bu videolar üzerinden konuyu toparlamaya çalışacağım...

İlk video ile başlayalım...


Bu kızcağızımız 30 farklı kullanım alanını çok güzel listelemiş... Bazılarını biliyordum ama değişik şeyler de keşfettim... Şimdi bakalım neler varmış...


  • Önceki yazımda da bahsettiğim gibi hem yüzünüzde hem de vücudunuzda yoğun nemlendirici olarak kullanabilirsiniz bu yağı... Ben Mr.Kate'in de tavsiyesiyle gün içinde değil ama geceleri yatmadan önce yüzüme sürüyorum... Sabaha pamuk gibi oluyor cildim... Yağın emilimi biraz zor oluyor ve bi yerlere bulaşmasından da çekinirseniz 15-20 dakika beklettikten sonra fazlasını bir kağıt havlu ile alıp öyle de uyuyabilirsiniz... Vücudunuzda kullanacaksanız da duştan sonra nemli vücudunuza uygulayabilirsiniz... Ayrıca sivilce probleminiz varsa bile yüzünüze ve vücudunuza sürmeye çekinmeyin derim... Antibakteriyel özellikte bir yağ olduğundan sivilceleri iyileştirmede de olumlu etkisi oluyor... Benim cildim de sivilceye meyilli ama bende herhangi olumsuz bir etkisi olmadı, aksine iyi geldi... Ama aklınızda soru işaretleri varsa doktorunuza da danışın tabi... Ayrıca göz kremi olarak da bu yağı kullanabilirsiniz... Gözlerin yanısıra kirpiklere de bakım yapmış olursunuz böylece...
  • İkinci en yaygın kullanımı "oil pulling"... Konu ile ilgili detaylı bilgi için önceki yazıma bakabilirsiniz...
  • Doğal deodorant olarak kullanabilirsiniz... Bildiğiniz gibi hindistan cevizi yağının çok hoş bir kokusu var ve antibakteriyel olduğundan kötü kokuya sebep olan bakterileri de etkisiz hale getirecektir... Bu yağdan bir miktar parmaklarınızla alıp koltuk altlarınıza uygulayabilirsiniz... Piyasada satılan deodorant ve roll-on'lar ile ilgili birçok olumsuz yorum dikkate alındığında, tamamen organik olan bu yağ çok iyi bir alternatif bence... Bu noktada küçük bir hatırlatma da yapayım... "Oil pulling" yani ağzınızı çalkalamak için kullanacağınız kısmını temiz bir kaba önceden ayırmanızı tavsiye ederim, hijyen açısından...
  • Makyaj çıkarıcı olarak da kullanabilirsiniz bu yağı... Ve ben denedim gerçekten acayip etkili ve yumuşacık yapıyor cildinizi... Waterproof makyajı bile çok iyi çözüyor... Hindistan cevizi yağı ile önce yüzünüzü sonra da gözlerinizi ovuşturduktan sonra normal yüz yıkama jelinizle yüzünüzü yıkayabilir veya makyaj temizleme sularından biri ile ıslattığınız pamuk ile de kalıntıları temizleyebilirsiniz... Ben The Body Shop'un katı yağ formundaki makyaj temizleyicisini almayı düşünüyordum ama bunu keşfettikten sonra vazgeçtim haliyle :)
  • Bu videodan öğrendiğim çok güzel bir diğer yöntem ise rujlarınızdan krem allık yapmak için bu yağı kullanmak... Videoda gördüğünüz gibi yağı yanaklarınıza bir miktar uygulayıp üzerine krem allık olarak kullanmak istediğiniz rujunuzdan birkaç kere dokundurup parmaklarınızla dağıtıyorsunuz... Süper fikir bence ;)
  • Ve işte en sevdiğim kısım :) Vücut veya dudak scrub'ı olarak kullanmak... Eşit miktarda şeker (veya tuzu) ve bu yağı karıştırıp dudaklarınıza veya vücudunuza peeling yapabilirsiniz... Ve işlem bittikten sonra nemlendirici sürmenize de gerek kalmayacaktır... Ayrıca selülitlere de iyi geldiği söylenmiş...
  • Crayon boyalarla karıştırarak kendi rujunuzu da yapabiliyormuşsunuz... Bence bu kadarına gerek yok :) Hatta meşhur baby lips'ler de yapılabiliyormuş... Direkt lip balm olarak kullanmak daha iyi bence...
  • Saçlar kısmına gelirsek; bir miktar alıp parmaklarınızla uygulayarak saç uçlarındaki kırıkları ve saçınızı topladığınızda oluşan elektriklenmeleri önleyebiliyorsunuz... Ama koyu renk saçlı iseniz bunu önermiyorum ben... Çünkü saçlarınızı yağlanmış ve kirli gösterebiliyor... Gece yatmadan önce saç diplerine ve saçın tamamına uygulayıp sabahına saçlarınızı yıkamanızı yani maske gibi kullanmanızı tavsiye ederim... Bununla ilgili de bir yazı yazmıştım... Önceki postlarıma bakabilirsiniz... Bu arada ben saç diplerime uzun süreli uygulamayı bıraktım... Çünkü bir seferinde acayip kaşıntı yaptı ve çok rahatsız oldum bu durumdan... Bunu da dipnot olarak söylemiş olayım...
  • Karbonat/yemek sodası ile eşit miktarda karıştırarak yüz için peeling gibi veya beyazlatıcı diş macunu olarak da kullanabilirsiniz...
  • Traş kremi olarak kullanımı da mümkün... Traştan kaynaklanan tahrişi de önlüyor, nemlendirme özelliğinden dolayı... Kullan-at traş bıçakları ile bu yöntemi uygulamanızı öneririm naçizane... Epilatörün traş başlığında birikme yapabiliyor çünkü yağ... Ama traş sonrası verdiği pamuk gibi his ve tahrişi neredeyse hiç hissetmemek süper ;) 
  • Tırnak bakımı için de parmak uçlarınıza ovuşturarak uygulayabilirsiniz... Kütikülleri yumuşatıp tırnaklarınızı güçlendiriyormuş...
  • Bu çok ilginç gerçekten... Egzama yaralarını bile yatıştırıyor bu yağ... Kardeşim uzun süredir bu dertten muzdarip... Egzama yaraları üzerine krem gibi sürmeyi denedi ve çok iyi geldiğini söyledi...
  • Çay veya kahvenize 1 kaşık karıştırarak enerji tetikleyici olarak kullanabilirmişsiniz... Ayrıca boğaz ağrılarına da iyi geliyormuş ama bunu deneyeceğimi sanmıyorum :) Yemeklerde kullanarak metabolizmanızı da hızlandırabilirsiniz denmiş ama bu da bizim damak tadımıza uygun mu deneyip görmek lazım...
  • Aydınlatıcı olarak yanaklarınızda kullanabilirsiniz... Lip balm'ların da bu amaçla kullanıldığını duymuştum... Aynı kapıya çıkıyor sonuçta değil mi :)
  • Kirpiklere uygulandığında güçlendiriyormuş... Makyajınızı silerken kullandığınızda kirpiklerinize de bakım yapmış oluyorsunuz zaten...
  • Güneş yanıklarını yatıştırmak için kullanabilirsiniz... Cildi o kadar iyi yatıştırıyor ki denemedim ama %100 işe yarayacağına eminim...
  • Dişlerinizi nasıl beyazlatıyorsa (oil pulling ile) yüzünüzdeki lekelerin rengini de açıyormuş...
  • Alerjik reaksiyonları önlemek için kulak pamuğuna bir miktar alıp burun deliklerinize sürebilirmişsiniz... Bu da çok ilginç geldi... Denemeye değer...
  • Sivrisinek ısırıklarını yatıştırmak için de kullanılıyormuş... Kaşıntısını alıyormuş... Kesinlikle deneyeceğim bu yaz ;)
  • Ve son olarak bronzlaştırıcı yağ olarak da kullanabilirsiniz... Havuç ve kakao yağı da kullanılır ya, onun gibi...


Aşağıdaki videoda da çeşitli kullanımlarını uygulamalı olarak görebilirsiniz... Ve ayrıca videoada da belirtildiği gibi seyahatte bu yağı yanınıza almak çok iyi bir fikir... Bir taşla biçok kuş vurabilirsiniz böylece :)


Son olarak organik hindistan cevizi yağını Akasya AVM'deki veya diğer semtlerdeki Macrocenter'lardan temin edebilirsiniz... 320 gramlık bir kavanozu 42 TL civarında ve oldukça da uzun süre gidiyor bu miktar...

Umarım siz de bu mucizevi yağı kullanmaya başlar ve faydasını görürsünüz...

Esen kalın efendim ;)

Oil Pulling / Oil Mouthwash (Yağ ile Ağız Çalkalama)

Evet bugün ilginç bir konu ile karşınızdayım :)

"Oil Pulling" dosyasına girmeden önce bu konu nasıl ilgimi çekti ondan bahsedeyim biraz... Son zamanlarda yağlar ve body scrub'lar ile kafayı bozduğumu yazmıştım... Son takıntılı olduğum yağlar ise önceki postlarımdan da görebileceğiniz üzere cildim için çay ağacı ve lavanta yağı ile saçlarım için hindistan cevizi yağı...

Geçenlerde senelerdir takip ettiğim Mr.Kate'in cilt bakım sırlarını paylaştığı bir videoyu izliyordum... Bahsettiğim videoyu şuradan izleyebilirsiniz... Bu videoda Mr.Kate'in söylediği ve uyguladığı bir şey bana da çok mantıklı geldi... Kate normal (kimyasal da içeren) ticari cilt bakım ürünlerini gün içinde kullandığını, geceleri ise organik içerikli şeyleri tercih ettiğini söyledi... Böylece yüzünde daha uzun süre kalan ürünün kimyasal içerikli olanlar değil de organik içerikli ve daha sağlıklı olanlar olduğunu söyledi... Ve sıkı durun yüzüne yoğun nemlendirme için hindistan cevizi yağı sürüp yatıyormuş... Önceden duysam şoka girerdim ama Kiehls'ın sivilcelere de iyi gelen serumu, "sivilceli yüze yağ sürülmez" tabusunu yıkmıştı bende... Zaten onun üzerine çay ağacı yağı ve lavanta yağı kullanmaya başladığımı yazmıştım yazımda... Doğal olarak antibakteriyel olan bu yağı da neden sürmeyeyim ki yüzüme dedim ve kullanmaya başladım... Hatta ellerim ve vücudumda da nemlendirici olarak kullanmaya başladım... Sonra hindistan cevizi yağını daha detaylı araştırdım ve milyon tane daha kullanım alanı keşfettim (bunları da başka bir yazıda derleyeceğim)... "Oil Pulling" de bunlardan biriydi ve ilk okuyunca bu ne ola ki diyip araştırmaya başladım... Şimdi size de bu mucizevi tekniği anlatayım :) Nihayet konuya girebildim :)

Bu çok eski zamanlardan gelen ayurvedik bir yöntem imiş... Ve sadece ağız/diş/dişeti sağlığı için değil tüm vücudunuz için de faydalı bir yöntem imiş...

Peki nasıl yapacaksınız bu işlemi?

Mantık şu; organik (soğuk pres) bir yağ ediniyorsunuz öncelikle... Hindistan cevizi yağı, susam yağı veya zeytin yağı olabilir bu... Tabi bir kez daha belirtmek istiyorum ki soğuk pres (soğuk sıkım) ve organik olmalı bu yağ...

Elinizdeki bu organik yağdan bir yemek kaşığı dolusu ağzınıza alıyorsunuz ve ağzınızı gargara yapar gibi çalkalamaya başlıyorsunuz... Etkili olması için 20 dakika boyunca bu işleme devam etmeniz gerekiyor... Bütün diş aralarındaki ve ağzınızın her noktasındaki bakteriler bu yağa geçiyor (bakteriler de yağ bazlı olduğundan yağ içinde çözünüyor) ve işlem bitip yağı tükürdüğünüzde tertemiz/hijyen bir ağıza sahip oluyorsunuz :)

Bu işlemi hergün yapmanızda bir sakınca yok ancak haftada 2-3 kere yapmanız da yeterli oluyormuş başlangıçta... Süre için de 5 dak ile başlayıp her seferinde 5'er 5'er artırarak 20 dak'ya alışabilirsiniz... Ayrıca bu işlemi yaparken ağzınızı haldır haldır çalkalarsanız ağzınız 5 dak dolmadan yorulacaktır... Nazik ve yavaş hareketlerle çalkalamanız yeterli... Bunu yaparken "nasıl geçecek bu 20 dakika?" diye düşünmeyin... Bir instagram'a bakmanız yeterli :) Veya kitap okuyabilir, bişeyler izleyebilirsiniz vakit geçirmek için...

"Oil pulling" işlemini boş mide ile ve sabah yapmanız öneriliyor, sabah uyandığınızda ağzınızdaki bakteri popülasyonu en yoğun durumda olduğundan... Ama şart değil tabi... Ayrıca işlem bitip yağı tükürdükten sonra ağzınızı sadece su ile çalkalayabileceğiniz gibi dişlerinizi de fırçalayabilirsiniz (ben öyle tercih ediyorum)... Veya deniz tuzu içeren su ile de çalkalayabilirsiniz ağzınızı... Bu noktada şunu belirtmekte fayda var... Eğer hindistan cevizi yağı kullanacaksanız bunu direkt olarak lavabo veya banyo/tuvalet giderine tükürmemeniz gerekiyor... Giderleri tıkıyormuş çünkü... Çöpe tükürmeniz tavsiye ediliyor...

"Oil pulling" işlemi başlarda midenizi bulandırabilir ancak faydalarını okuyunca ikna olup deneyeceksiniz bence :) Ben hindistan cevizi yağı ve zeytinyağı ile denedim... Zeytinyağı daha az mide bulandırıcıydı tabi :) Susam yağı en az mide bulandıranmış bu arada ama elimde olmadığı için deneyemedim henüz... Bir de ilk başlarda daha az mide bulandırıcı olması açısından 1 yemek kaşığı değil de 1 tatlı kaşığı yağ ile de başlayabilirsiniz... Ben öyle yaptım... Bir de yanlışlıkla yutarsanız tamamen organik ve yemeklerde de kullanılabilen yağlar olduğundan bir zararı olmayacaktır ama siz yine de yutmamaya gayret edin :)

Ağzınızı çalkalayacağınız bu yağa 5 damla çay ağacı yağı ve lavanta yağı gibi başka esansiyel yağlar ekleyerek de bu işlemi yapabilirsiniz denmiş ama ben çok ağır olacağını düşündüğümden denemedim... Tarçın ilave etmek denenebilir belki...

Bu arada hindistan cevizi yağı normal şartlarda katı formda oluyor ama vücut sıcaklığınız ile temas ettiği anda sıvılaşıyor ;) Katı bu nasıl çalkalayacağım ağzımı diye düşünmeyin yani :) Zaten önümüz yaz, oda sıcaklığında bile sıvı forma geçecektir yağınız...

Şimdi gelelim bu işlemin faydalarına...
  • Dişlerinizi beyazlatır...
  • Fırçalarken oluşan diş kanamalarınız varsa durur...
  • Ağız kokusunu giderir...
  • Antibakteriyel olduğundan ağız hijyenini sağlar, hatta diş çürümelerini bile tersine döndürdüğü söylenmiş...
  • Sinüsleri açar, evet yanlış duymadınız :)
  • Detoks etkisi var vücut için... Beden sağlığı ağızda başlıyor diye duyarız ya hep, işte bu yöntemle ağız sağlığınızı kontrol ederek bütün vücuda giren ve sindirim sistemine ulaşarak veya kana karışarak çeşitli hastalıklara sebep olan bakterileri de kontrol etmiş oluyorsunuz aslında... Mantık basit yani...
  • İyi geldiği hastalıklar arasında astım, akne, eklem ağrıları/artirit ve migren sayılmış... Daha ne olsun ;) 
  • Cildinizi güzelleştiriyor... İlk başladığınızda detoks etkisi sebebiyle cildiniz biraz sivilce kusabilirmiş ama sonrasında tamamen temiz bir cilde kavuşuluyormuş...
  • Sindirim/hazım problemlerine iyi geldiğinden kilo vermeyi de destekliyor...

Aşağıdaki videodan işlemin hindistan cevizi yağı ile nasıl yapıldığını detaylı olarak izleyebilirsiniz...


Birkaç video linki daha bırakacağım buraya...


Videolar ingilizce ama ingilizce bilmeyenler için videolarda bahsedilenlerin hepsini bu yazıda derlemeye çalıştım ben ;)


Ben henüz yeni denemeye başladığım için belirgin etkilerini görmeye başlamadım ama işlemi yaptıktan sonra gerçekten temizlenmiş hissettiğimi söyleyebilirim... Düzenli olarak yapmaya devam edeceğim umarım... Belirli bir süre geçtikten sonra tecrübelerimi yine paylaşırım buradan... Şimdilik anlatacaklarım bu kadar... Umarım siz de deneyip faydasını görürsünüz... Bir deneyin bence, ne kaybedersiniz ki :)

Esen kalın...

5 Mart 2015 Perşembe

Ufak Sivilce Problemleriyle Başetme #2

Benim gibi problemli bir cilde sahip olanlar için yeni öneriler ile geldim...

Kiehls'ın fenomen ürünlerinden biri olan Midnight Recovery Serum ile konuya gireceğim...

Kaynak: http://www.kiehls.com.tr/

Siz de benim gibi doğal yağları içeren bu serumun sivilceler üzerindeki olumlu etkilerini duymuşsunuzdur... Ben de bu duyumu aldıktan sonra bir Kiehls mağazasına uğrayarak ürünün tester'ını edindim... Bir süre ürünü denemiş oldum böylece... Ve gerçekten de söylenildiği gibi varolan sivilcelerin iyileşmesini hızlandırdığını ve yeni oluşmaya başlayan sivilceleri de hızlıca kuruttuğunu test edip onayladım :) Bunun üzerine bu serumu almaya karar verdim ama serumun fiyatı da malum :) Serde işsizlik de olunca bu serumun içeriğinde ne olduğunu araştırmaya başladım... Yaptığım araştırmalardan sonra Çay Ağacı Yağı ve Lavanta Yağı'nı edinmeye karar verdim...

Bu iki esansiyel yağ da Watsons mağazalarında bulunabiliyor ancak ben çay ağacı yağını The Body Shop'tan (35 TL civarı), lavanta yağını ise Watsons'tan (12 TL civarı) aldım...


Ve geceleri yatmadan önce temizlenmiş cildime bu iki yağı karıştırarak uyguladım... İki yağdan da yaklaşık 3'er damla avucumun içine alarak parmağımla karıştırdım ve sivilceli olan bölgelerin üzerine tampon hareketlerle uyguladım... Aşağıda gördüğünüz gibi Kiehls da bu şekilde öneriyor kullanma talimatında... Toplamda 6 damla ile ben biraz daha fazla ürün kullanmış oluyorum sadece :) Ucuz buldum ya bol kullanıyorum :P
Kaynak: http://www.kiehls.com.tr/

Ve çok net söyleyebilirim ki Kiehls serum ile aynı etkiyi elde ettim... Hatta ağır kokusundan anladığım kadarıyla Kiehls'ın serumunda da lavanta yağının ağırlıklı olarak bulunduğunu söyleyebilirim... Dolayısıyla yaklaşık üçte biri maliyete, aynı etkiyi sağlamış oldum aldığım ürünlerden...
Kaynak: http://www.kiehls.com.tr/

Bu yağlar işe yarayınca da içinde çay ağacı  yağı ve lavanta yağı olan ürünlere karşı algıda seçicilik oluştu bende :) The Body Shop'un çay ağacı yağını içeren serisindeki diğer ürünlerini kafama yazmıştım zaten, bunlara bir de Farmasi markasının kataloğunda denk geldiğim çay ağacı yağı içeren yüz kremi (12 TL) eklendi...

Bunu da aynı şekilde temizlenmiş cildime, yağları uygulamaya üşendiğim günlerde sabah veya gece yatmadan önce uyguluyorum... Bu ürün çay ağacı yağı içerdiğinden haliyle ciltte biraz kuruma hissi bırakıyor ama yine de rahatsız edici boyutta değil bende...

Umarım siz de faydasını görürsünüz bu ürünlerin ama bir şans vermenizi tavsiye ederim naçizane :)

Esen kalın...

8 Şubat 2015 Pazar

Detoks Suyu / Detox Water

Sevdiğiniz meyve, sebze, ot/yeşillik ne varsa bir şişeye koyduğunuz suyunuzun içine ekliyorsunuz... Bir gece dolapta beklettikten sonra, gün içinde o suyu tüketiyorsunuz (ben aynı gün tüketiyorum)... Vücudunuzdan toksinleri arındırmaya yardımcı oluyor bu su... Bağırsaklarınızı çalıştırmanın yanısıra cildinizi de arındırıyor... Tabi VOSS şişe (detoks suyu hazırlamaya müsait geniş ağızlı şişesiyle ünlü, norveç su markası) ve FIJI su (amerika'nın ünlü su markası) da kullanabilirsiniz :) Ama yurdum ürünleriyle de olur, kasmayın :D


Abartmayıp, benim gibi sadece limon ve portakal dilimleri de kullanabilirsiniz... Yazın da taze nane nefis olur ;)

23 Ocak 2015 Cuma

Plus Kitchen

Taaa geçen sene Şubat ayında bir yazı yazmıştım (kavanoz'dan yeme içme trendi) ve o yazımda da Plus Kitchen'dan bahsetmiştim... Ama ben ancak bugün deneyebildim mekanı... Çünkü önceleri sadece Trump Tower'da olduğundan yolum bir türlü düşmemişti... Zorlu Center'a da açılmasıyla birlikte artık yolumun üzeri oldu resmen :) Gitmezsem ayıp olurdu :)

Aslında tamamen plansız bir şekilde başladım güne... Bugünün yoğun geçmesini bekliyordum ama son anda deney programım değişince birden boşa çıktım :) Baktım hava da mis, hemen gezme moduna geçtim tabi :) Adeta karne heyecanı/sevinci yaşayan çocuklar gibi attım kendimi sokaklara :) Önce biraz Watsons alışverişi için Akasya AVM'ye uğradım... Oradan da Zorlu Center'a geçtim... Her ne kadar farklı yakalarda olsalar da -bilen bilir- birbirine çok yakın iki AVM bunlar ve ikisi de yolumun üzerinde resmen :) Ve son zamanlarda açık ara favorim ikisi de... 

Şimdi gelelim Zorlu Center'daki Plus Kitchen deneyimime... İlk duyduğumdan beri fikir olarak çok ince bulduğum Plus Kitchen'ı bizzat denedikten sonra da çok beğendim... Mekan self-servis mantığı ile çalışıyor ve mekandaki herşey sağlıklı/doğal yaşamı çağrıştırıyor... 

 

Öncelikle ham ahşap malzemeden tepsinizi alıyorsunuz... Sonra istediğiniz çorba, salata, tatlı ve içeceklerden alıyorsunuz... Yiyecek ve içecekler cam kavanozlarda servis ediliyor... Ben ton balıklı salata ve ayran tercih ettim... Salata başarılı idi ancak miktar olarak biraz fazla geldi... Ayran da tam ev usulü yapılmış idi... Diyette olduğumdan tatlı, çorba ve limonata gibi şeyleri deneyemedim ama onlar da çok güzel görünüyorlardı :) 


Aldığınız ürünlerin hepsinde bilgilendirme etiketi bulunuyor... Ürünün adı, içeriği, kalori ve besin değerleri, fiyat gibi bütün bilgileri görebiliyorsunuz bu etiketten... 

Gelelim fiyatlara... Salata-ayran kombinasyonuna 18 TL ödedim ben... Fiyatlar da normaldi yani anlayacağınız...

Geçen yazımda da belirttiğim gibi kavanozdan nasıl yenecek bu salatalar diye bir endişem vardı :) İşte tam bu noktada kasadan ücretsiz olarak temin edebileceğiniz melaminden yapılma çukur servis tabağı imdadınıza yetişiyor :)
Ben tam karıştırmadan çektiğim için sadece ot gibi görünse de salatamın içinde ton balığı, kapari, haşlanmış patates, taze fasulye ve domates vardı...
Şimdi gelelim en bayıldığım kısma :) Yemeğinizi bitirdikten sonra isterseniz bu kavanozlar sizde kalabiliyor... Garsonlar bir bohça halinde bağlayarak (yukarıdaki fotoğrafta gördüğünüz yeşil peçeteyi kullanarak) size teslim ediyor kavanozları... Veya almak istemezseniz de kasadan aldığınız -aşağıda fotoğrafta gördüğünüz- kartı mühürletiyorsunuz :) Peki bu kart ne işe yarıyor? 


Arkalı önlü 2 kavanoz simgesi bulunan bu karttaki bütün mühürleri (18 mühür) doldurduğunuzda dilediğiniz salatayı ücretsiz alabiliyorsunuz... 1 kavanozdaki mühürleri (9 mühür) doldurduğunuzda ise dilediğiniz çorba, tatlı ya da içeceği ücretsiz alabiliyorsunuz... 

Gördüğünüz gibi 3 mühürü kaptım :) Ama bir ara mühürden fedakarlık edip kavanozları da alacağım ;)
Aldığınız 1 salata 2 mühür; çorba, tatlı ve içecekler ise 1 mühür yerine geçiyor... Ne kadar tatlılar değil mi :)


Bir de sahlep ikram ettiler yemeğimi yerken... O da enfesti ;) Böyle küçük jestler yapan mekanlara bayılıyorum zaten :) Bir kere daha gönlümü kazanmış oldular böylece... 

Velhasıl-ı kelam Plus Kitchen'ı mutlaka denemenizi tavsiye ederim efendim ;) 

Not: Menüye detaylı bakmak isterseniz sizi şuraya alayım ;)

Bu arada Zorlu Centar'da hastası olduğum bir diğer mekan da Sosa... Muhteşem ürünleri ile aslında o da ayrı bir yazıyı hakediyor ama şimdilik burada kısaca bahsetmiş olayım :) Bir de günaha davet bir mekan var ki; diyette olmadığımda favorilerimden :) O da New York Fries...

Edit: Mekân şu bakımdan da çok avantajlı... Plus Kitchen'ın da kullandığı ve benim de çok sevdiğim Weck marka kavanozları Crate&Barrel mağazasında bulabiliyorsunuz ancak fiyatları hayli tuzlu... Plus Kitchen'ı belki pahalı bulabilirsiniz ama yemeğinizi yedikten sonra kavanozları mutfak koleksiyonunuza bir bir kattığınızı düşünürsek çok uyguna geliyor fiyatları... Ben şahsen kendi kendime; "Ne alacağım Crate&Barrel'dan dünya paraya boşu boşuna, gider Plus Kitchen'da yemeğimi yer, kavanozları da evime götürürüm mis" dedim :) Crate&Barrel'ı da çok beğeniyorum o ayrı ama alışverişimi, Plus Kitchen sayesinde kolay ulaşabildiğim bu kavanozlar yerine başka birşeyden yana tercih ederim diye düşünüyorum naçizane...


Bu arada geçenlerde yine gittim Plus Kitchen'a ve neler aldığımı yukarıdaki fotoğrafta da görebilirsiniz... Chia tohumlu muhallebi ve kısır... Erik onların ikramıydı yine... Bir önceki gidişimde de kinoa denemiştim... Ben tercihimi genellikle chia ve kinoa gibi değişik ve son dönem popüler olan ürünlerden yana kullanıyorum burada... Henüz bu ürünleri aktif olarak mutfağıma dahil edemediğim için dışarıda yiyeyim en azından diye düşünerek... Ve chia tohumlu kadayıflı muhallebiye bayıldığımı söylemek isterim... Tavsiye olunur... Tabi ki bu bıdırık kavanozları da koleksiyonuma katmış oldum ;)

22 Ocak 2015 Perşembe

Envanter 2014 (Part 3)

Ve serinin son bölümü ile karşınızdayım :)

5 Eylül
sonunda klip geldi 

21 Eylül

"Acılar ve ayrılıklar nasıl günlere yayılırsa, mutluluk ve aşk da an'lara yayılır. Aşk an'dır, kısadır, kesintilidir. Ayrılık saatlerdir, günlerdir, kesintisizdir. Aşk parçadır, ayrılık bütün. Doğrudan kalbe verilen kısa şoklar gibidir aşk. Beden kalpten başlayarak kasılır, sarsılır. Bazen verilen aşk kalbe fazla gelir. Aşık kaybedilir. Bazen de tam dozundadır, yeterlidir. Bu gibi durumlarda aşık salisenin binde biri bir zaman diliminde uyur uyanır. Görülen yeniden görülür, duyulan yeniden duyulur. Yaşanılan yeniden yaşanır. İşte bu yüzden birçok aşık o an'ı daha önce yaşadığını düşünür. Aşık olduğu kişiyi daha önce de tanıdığını. Oysa bu kesinlikle bir yanılsamadır. Kesin olan bir şey daha vardır; aşıkken dünya daha hızlı döner." ‪#‎sinansülün‬ ‪#‎karahindiba‬

24 Eylül

Atarlı/giderli şarkıların şahı wink emoticon "Önüne gelene eğilip reverans, bende karşılığı ağır feveran... Üzerim seni çocuk, bakmam gözyaşına, döner bumerang, al sana referans..." Hem atar/gider yaparız, hem de edebiyat parçalarız hesabı smile emoticon 10 numara da söz yazarı valla, helal olsun kıza...


30 Eylül

~"En büyük aşkım" dediğimiz şeyin hikayesi topu topu 10 sahne ve 25 cümleden ibaret...~ ivana sert olmuş bu smile emoticon ‪#‎karışıkkaset‬ ‪#‎uygarşirin‬

12 Ekim

Bayıldım bu reklama smile emoticon çok keyifli olmuş ;)


2 Kasım

Pinhani ve/veya Cem Özkan severler beri gelsin... I'm in :)


5 Kasım


Bayıldım klibe wink emoticon Kaçak Gelinler'in Almila'sı da çok yakışmış klibe wink emoticonalbümün güzel şarkılarından biri daha kliplenmiş oldu böylece wink emoticon
Bunu da yazmadan edemeyeceğim smile emoticon Murat Joker bu nasıl bi çekim kalitesi, nasıl bi gözdür arkadaş smile emoticon izle izle doyamıyorum klibe smile emoticon Şu Haliç'teki yeni "hafif metro" hattı bile nasıl havalı görünmüş smile emoticon azıcık JT "Suit&Tie" esinlenmesi var ama olsun smile emoticon


8 Kasım 

Nereden aklıma geldi bilmiyorum :)


19 Kasım

Şahane bi fikir olmuş bu smile emoticon Korece yazılışı, altında okunuşu, ingilizce anlamı ve bütün dünyadan eşlik edenleri... Bütün diller için yapılabilir bu wink emoticon Gözlerim Türkleri aradı tabi videoda, ve küçücük bi parça da olsa gördüm :)


22 Kasım

‪#‎interstellar‬ Film çıkışı hissiyat: Bu Amerika'lılar kesin bi haltlar karıştırıyorlar :)))

Filmle ilgili hazırlanan bu görsele tek kelimeyle bayıldım wink emoticon ‪#‎interstellar‬ çok yüksek beklentiyle gittiğimden herhalde, filme bayıldım diyemeyeceğim ama güzeldi... Her detayı anlamaya çalışmaktan yorulduk desek yeridir smile emoticonGelelim filmle ilgili benim izlenimlerime: 1. Bütün bilim adamları mı yalancı olur arkadaş :)) 2. Donmuş bulut gezegenindeki Matt Damon'lı dövüş sahnesine epey güldüm smile emoticon Çok gereksiz olmuş... 3. Bilimsel bi dayanağı olmasa da "Sevgi"nin de hayata farklı bir boyut kattığı temalı sahneyi çok sevdim naçizane... "Yoksa 10 yıl önce ölmüş birini neden özleyelim ki?" sahnesi hani smile emoticon 4. Dün de söylediğim gibi bu Amerikalılar kesin bi haltlar karıştırıyorlar uzayla ilgili... Veya o havayı yaratıp bütün dünyaya "hııı bak uslu durun" der gibi işaret parmaklarını sallıyor da olabilirler :)



http://www.evrimagaci.org/fotograf/71/6710 Bir Türk tarafından tasarlanan bu görselin de bulunduğu, filmle ilgili çok güzel bi değerlendirme yazısı... Biraz uzunca ama sıkılmazsanız okuyun derim ;)

23 Kasım

Metro şarkıcılarından duyduğumdan beri yeniden ağzıma takılan türkü...


26 Kasım


Şekerci mi baban senin tongue emoticon
"Kayahan'ın En İyileri-1" albümünde Murat Boz yok ama ikinci albümde yer alır belki bu cover ile... Güzel söylemiş wink emoticon
Bu arada film Pucca'nın kitabından uyarlama imiş... karakterin adı da Pekmez'miş zaten :))) valla bilmeden yazmıştım ben şekerciyi :)))

Bir de senaryoda "Kardeş Payı"ndan Emrah Kaman'ın imzası var ;)


6 Aralık
Önce kitabı, sonra filmi... "Uçurtma Avcısı" bitirdi beni frown emoticon Sami Yusuf'un şarkısı/ilahisi de acayip yakışmış filme; öyle vurucu bi yerde geçiyor ki...‪#‎thekiterunner‬


9 Aralık
Bu yarışmayı bu yüzden seviyorum işte... Çok sevdiğim ve dinlemeyi yıllardır unuttuğum şarkıları bana hatırlattığı için wink emoticon ‪#‎osestürkiye‬


13 Aralık
Muhtemelen Azeri çocuk birinci olacak ama benim favorim bu çocuk 
wink emoticon o zaman bir daha smile emoticon en az 1000 kere dinlemişimdir :P

27 Aralık
Karizması yerden göğe... Sesi billur/kadife... Bayılıyoruz kendisine 
smile emoticon Mani de yazdım gece gece grin emoticon ‪#‎cemözkan‬

Ve böylelikle 2014 yılını kapatmış oluyoruz :)

Not: Şarkıları dinlemek için ilgili bölümdeki linklere tıklayabilirsiniz ;)