Youtube

Instagram

10 Şubat 2014 Pazartesi

Ezel...


File:Ezelseriescover.jpg
"intikam dedikleri, verilmemiş adalettir..."
"geriye tek bir soru kalıyor: mutlu sonlara inanır mısınız?"
ve işte beklenen yazı :) şaka bir yana üzerimde biraz baskı hissettim bu yazıyı yazarken... malum çok sevilen bir dizi hakkında yazacaktım... ama üzerinden epey zaman geçtikten sonra yazmanın da bi avantajı olacak diye umut ediyorum :) umarım beğenirsiniz...

önceki yazılarımdan da anlaşılacağı üzere kerem deren ve pınar bulut ikilisinin dizilerinin hastasıyım... onları keşfetmem suskunlar dizisi ile birlikte oldu... pınar bulut ile tanıştım yani ilk önce... sonra kerem deren'e ulaştım tabi :) o günden sonra bu ikilinin yaptığı bütün işleri takip ettim... sonra geriye dönüp eski yaptıkları işleri de izlemeye karar verdim... ezel'i izlemeye başlamam da bu şekilde oldu... öncelikle şunu söylemeliyim ki ezel türk dizi tarihinin miladıdır bence... zamanında izlemediğim için çok üzüldüm... gerçi şimdi izleyince daha detaylı izledim orası ayrı...

ezel de diğerleri gibi çok karakteristik bir kerem deren & pınar bulut dizisi... kendi adaletini kendin sağlama, derinlikli işlenen olaylar, ters köşeler, flashback'ler, edebi/sanatsal derinlik... hepsi var bu dizide de... ayrıca ezel hem teknik ekibine hem de oyuncularına çok uğurlu gelen bir dizi olmuş... ay yapım'ı ay yapım yapan da bu dizi olmuş bence... aynı şekilde günümüzde izlediğimiz oyuncuların ve teknik ekibin çoğunun da yolu ezel'den geçmiş... okul gibi olmuş resmen... cansu dere'nin oyunculuğu bile bu dizi ile olgunlaşmış denilebilir... dizinin ilk bölümlerinde kafasını geriye atıp şuh kadın gibi durmaya çalışmaktan başka birşey yapmıyormuş resmen... ama bölümler ilerledikçe geliştirmiş kendini...
 
pınar bulut & kerem deren dizilerinin en sevdiğim yanı az önce de söylediğim gibi bütün dizilerinde edebiyat, tarih, müzik ve istanbul'un çok vurgulanıyor olması... öyle ki yapılan vurgudan dolayı onların dizilerini izledikten sonra hemen bir kitap/şiir alıp okuyasım, çıkıp bir istanbul turu atasım, güzel şarkılar dinleyesim, veya tarihle ilgili birşeyler okuyasım/izleyesim geliyor... ki şiir ve tarihe olan merakım da onların dizileri sayesinde oluştu diyebilirim... önceleri hiç ilgimi çekmezdi bu iki tür... ezel'de de durum böyleydi tabi...

işte diziden aklımda kalanlar...

Ali söylüyor... Ezel başı olmayan demek... Bölüm 1...

Bölüm 3... "Herkes öldürür sevdiğini"... Ramiz Dayı okuyor... Oscar Wilde...

Ramiz Dayı'dan Nazım Hikmet'in "Sen" şiiri...

"En güzel günlerimin üç mel'un adamı var: Biri sensin, biri o, biri ötekisi... Kanlı bıçaklı düşmanımdır ikisi... Sana gelince; ne ben Sezar'ım, ne de sen Brütüs'sün... Ne ben sana kızarım, ne de zatın zahmet edip bana küssün... Artık seninle biz, düşman bile değiliz..."

Ezel: Kaç kere kırılır ulan bi kalp!!! Bölüm 7...

Ramiz Dayı: Birinin kalbinde yer tutan hiç kimse, tutsak değildir kendi kafesine... Bölüm 15...

Cengiz, Can'ın kendi çocuğu olmadığını bildiği halde ondan vazgeçmez... Nedenini Eyşan ile parktaki konuşmasında açıklar...

Bölüm 23... Ramiz Dayı: Sizin diye bildiğiniz evlatlar; gerçekte sizin değildirler... Onlar kendilerini özleyen hayatın oğulları ve kızlarıdırlar... Sizler aracılığıyla dünyaya gelmişlerdir ama sizden değildirler... Sizlerin yanındadırlar ama sizlerin malı değildirler... Onlara sevginizi verebilirsiniz ama düşüncelerinizi asla... Çünkü onların kendi düşünceleri vardır...

Çocuklarınızın bedenlerini barındırabilirsiniz ama ruhlarını asla... Çünkü onların ruhları geleceğin sarayında oturur... Ve sizler düşlerinizde bile orayı ziyaret edemezsiniz... Kendinizi onlara benzetmeye çalışabilirsiniz ama onları kendinize benzetmeye çalışmayın hiç... Çünkü hayat ne geriye gider ne de geçmişle ilgilenir... Sizler evlatların birer canlı ok gibi fırlatıldıkları yaylarsınız... Yayı gerenin elinde seve seve bükül... Çünkü oku atan o güç, uzaklaşan okları sevdiği kadar eldeki sağlam yayı da sever... Halil Cibran... Babalardan ve onlardan uzaklaşan çocuklarından bahsediyor... Bölüm 23...

"Herkes mutluluğu kendi hakkı biliyor..." Ramiz Dayı... Bölüm 32...

Tefo'nun felaketleri taca çıkarması...


İstiklal Caddesi'nde kalabalik içinde yürüyen karakterlerin bölüme getirdiği ritm...



tabiki diziden aklımda kalan çok fazla detay var ama hepsini not alamadım haliyle... bir de malum ikinci sezon ile birlikte bu detaylar da azaldı biraz... ama bu kadarı da bir fikir vermiştir sanırım... ikinci sezon daha çok Ramiz Dayı'nın geçmiş hikayesi üzerine gitti malum... o da ayrı bir olay tabi... dizi içinde dizi izledik resmen... ufuk bayraktar'ın bir kez daha hastası olduk...

fotoğraf http://www.sinematurk.com/ adresinden alınmıştır...

ezel, senaryosunun özgün olmadığı ile ilgili de çokça gündeme geldi malum... kerem deren de Dubai'de yapılan bir etkinlikte monte cristo kontu'ndan esinlendiğini belirtmiş... türkiye'de bu işler biraz fazla büyütülüyor bence... tabiki herkes çalsın çırpsın demiyorum ama sadece ana iskeletin aynı olmasında bir sakınca yok bence... bilinçli veya bilinçsiz herkes biryerlerden esinleniyor sonuçta... önemli olan onu nasıl işlediğiniz... ve bu konuda verilebilecek en güzel örnek yine ezel dizisidir bence... ezel'de hikayenin ne kadar iyi işlendiğine kimsenin bir itirazı yoktur herhalde...

kerem deren'in de monte cristo kontu'nu işaret etmesinden sonra orijinal hikayeyi ben de merak ettim haliyle... ve kitabını alıp okuyayım dedim... yalnız bu noktada online alışveriş kurbanı olduğumu söyleyebilirim :) kitap gibi kitaptır işte diye düşünüp sayfa sayısına bakmamıştım hiç... resmen 1000 sayfalık falan bir kitap geldi elime :)


bu kitabı ne zaman okuyup bitiririm bilmiyorum ama okuyunca onunla ilgili de birşeyler yazmaya çalışırım... gelelim bir diğer kitaba... malum 20 dakika dizisi biraz da istanbul'un tarihi üzerine kurulu bir hikayeydi... yurtdışında kaldığım süre boyunca istanbul burnumda tütmüştü zaten... dönünce bu dizinin de etkisiyle birlikte özellikle eski istanbul'u karış karış dolaşasım vardı... ama istanbul'lu olunca da turist gibi gezilmiyor malum... bu sefer kafaya koymuştum ama... öncelikle istanbul'un tarihi ile ilgili, gezerken bana rehber olabilecek güzel bir kitap edineyim dedim... bunun için kitap arayışına girdiğim günlerden birinde bir kitapçıda istanbul kitaplarının bulunduğu bölüme gidip bütün kitapları didik didik inceledim... ve erk acarer'in %100 istanbul kitabında karar kıldım... çok da isabetli bir karar verdiğime sonradan iyice emin oldum...

"istanbul'da bir kadini ozlemek adettendir... bir anne, bir sevgili ya da kiz kardes... istanbul tekinsiz, arsiz bir cografyadir... istanbul garibanlik atlasidir... ve istanbul'da siir karin doyurmaz..." #100de100istanbul

ve tesadüfe bakın ki 20 dakika dizisinin son bölümlerine doğru erk acarer'in kitabına da gönderme yapıldı... doktor rolündeki esra akkaya'nın ali'ye (ilker aksum) yardım edebilmek için tarihi bir bilmeceyi çözmesi gerekiyordu... bunun için bir kütüphaneye gidip tarihi kitapları inceledi... ve aradığı ipucuna ulaşmasını sağlayan kitap erk acarer'in %100 istanbul kitabıydı... sarı kapağından tanıdım hemen :) bu kitap okumaya kıyamadığımdan epey bir süre rafta beklemişti... okumaya başlayınca gördüm ki dizide kullanılan tarihi hikayelerin çoğu da bu kitaptanmış zaten... kitap çok güzel hakikaten... yaşadığı şehri daha iyi tanımak isteyen bütün istanbul'luların bu kitabı okuması gerektiğini düşünüyorum... istanbul'un taşı toprağı tarih resmen... şehrimize turist gözüyle bakamadığımız için kaçırdığımız tüm detayları bu kitapta bulacağınızı garanti ederim...

ve gelelim ezel dizisinin çok konuşulan finaline... ben üzerine çok fazla yorum yapmak istemiyorum çünkü çok yazılıp çizilmiş zaten... ama bir tek şunu söyleyebilirim ki keşke daha net bir final olsaydı... tabi muhtemelen bu bilinçli bir tercih... bu şekilde dizi finali ile de epey konuşulmuş oldu... akıl dolu bir cinayet planını içeren 68. bölümü de unutmamak lazım... efsane bir bölümdü hakikaten... ayrıca can'ın gençliğini oynaması için hakan kurtaş'ın seçilmesi de çok isabetli bi karar olmuş bence... cuk oturmuş resmen... keşke o da flashforward'lar ile hikayede daha fazla yer alsaydı :)

bu arada toygar ışıklı'nın muhteşem ezel dizi müziklerini şu linkten dinleyebilirsiniz...

şimdi de teknik detaylara gelelim... aldığı kaset/cd'lerin kartonetlerini didik didik okuyanlar vardır ya; işte ben de onlardanım :) aynı şekilde sinemada film bittiğinde akan isimleri de tek tek okumaya çalışırım (yanımdaki arkadaşlar ve salondan biran önce çıkmaya çalışan seyircilerden fırsat kaldığı kadar tabi)... sevdiğim şarkının sözünü, müziğini, aranjesini kim yapmış, klibini hangi yönetmen çekmiş... hep merak eder bakarım... dolayısıyla sevdiğim dizilere de böyle detaylı bakıyorum... senaryoyu kim yazmış, kim yönetmiş, görüntü yönetmeni kim, kurgu ve müzikler kime ait, kimler oynamış, yapım şirketi hangisi? bunlara bakarım mutlaka... işte bu anlamda beğendiğim dizileri alt alta koyduğumda bazı ortak noktalar çıkıyor ortaya... hani futbolda karma bir en iyi 11 çıkarılır ya ben de ona benzer birşey yapacağım şimdi... işte beğendiğim dizileri alt alta koyduğumda çakışan isimler...

şüphesiz bu sektörde bir sürü iyi isim var ama son yıllarda benim severek izlediğim dizileri alt alta koyduğumda çakışan isimler bunlar... yanlış anlaşılma olmasın :) izlemediklerim kategori dışı tabi... ve arada atladıklarım da olmuştur mutlaka... Kategorimiz çoğunlukla dram tabiki :) Dediğim gibi bu listeyi daha çok son dönemde yapılan iyi ve benim de izlediğim dizilere göre oluşturdum... Arada eskiler de var biraz... bir de gençler üzerinden gittim... işte adı sevdiğim dizilerde birden fazla kez karşıma çıkan ve dolayısıyla başarısının tedadüf olmadığını düşündüğüm isimler:

...Senarist...
Kerem Deren (ezel, uçurum, 20 dakika)
Pınar Bulut (ezel, suskunlar, 20 dakika)
Berkun Oya (son, intikam) "intikam"ı izlemiyorum ama "son" çok başarılı olduğundan berkun oya'ya torpil geçiyorum :)
Mahinur Ergun (şaşıfelek çıkmazı, asmalı konak, kampüsistan, haziran gecesi, 29-30, merhamet)
Ece Yörenç-Melek Gençoğlu (yaprak dökümü, aşk-ı memnu, fatmagül'ün suçu ne?, kuzey güney, medcezir) medcezir'de melek gençoğlu bırakmış yazmayı sanırım... Neden acaba ???
Sema Ergenekon-Eylem Canpolat (gümüş, sıla, senden başka, melekler korusun)

...Yönetmen...
Mahinur Ergun (şaşıfelek çıkmazı, sıdıka, baba evi)
Uluç Bayraktar (kampüsistan, asmalı konak 'yard. yön.', şaşıfelek çıkmazı 'yard. yön.', ezel, son)
Cem Karcı (uçurum, ezel 'yard. yön.', kavak yelleri 'yard. yön.')
Ali Bilgin (uçurum, medcezir)
Mehmet Ada Öztekin (aşk ve ceza, kuzey güney)
Çağatay Tosun (çakıl taşları, suskunlar, merhamet)
Hilal Saral (aşk-ı memnu, fatmagül'ün suçu ne?)
Gül Oğuz (sıla, kış masalı, merhamet)
Çağrı Lostuvalı (yaprak dökümü 'yard. yön.', suskunlar, intikam)
Mesude Erarslan (asmalı konak 'yard. yön.', yaprak dökümü, intikam)
Çağan Irmak (günaydın istanbul kardeş, şaşıfelek çıkmazı, asmalı konak)

...Kurgu...
Serdar Çakular (ezel, hırsız polis, medcezir)
Ruşen Dağhan (biz size aşık olduk, sıla, bir çocuk sevdim, merhamet)
Şafak Bal (asmalı konak, haziran gecesi)
Murat Bolayır (lise defteri, haziran gecesi)

...Görüntü Yönetmeni...
hakan okumuş (çakıl taşları, suskunlar, merhamet)
ilkay ışık (aşk oyunu, suskunlar, uçurum, güneşi beklerken)
barış ışık (aşk oyunu, medcezir) 

...Yapım Şirketi...
Ay Yapım (yaprak dökümü, son, kuzey güney, fatmagül'ün suçu ne?, ezel, aşk-ı memnu, 20 dakika, medcezir)
TMC (zerda, bir istanbul masalı, aliye, hırsız polis, binbir gece, kapalıçarşı, aşk ve ceza, bir çocuk sevdim)
Most Production (ikinci bahar, biz size aşık olduk, sıla, merhamet)
Tims Production (senden başka, kavak yelleri, melekler korusun, çakıl taşları, suskunlar) Timur Savcı yapımcılığı bırakmış sanırım... ilginç bi haber ???
D Productions (asmalı konak, kampüsistan, gümüş, genco, güneşi beklerken)

...Müzik...
Toygar Işıklı (yaprak dökümü, aşk-ı memnu, ezel, fatmagül'ün suçu ne?, kuzey güney, son, 20 dakika, medcezir)
Gökhan Kırdar (haziran gecesi, yabancı damat, kayıp)
Demir Demirkan (kayıp şehir, güneşi beklerken)
Kıraç (zerda, aliye, bir istanbul masalı, binbir gece)

...Oyuncu...
kıvanç tatlıtuğ (gümüş, aşk-ı memnu, ezel, kuzey güney)
kenan imirzalioğlu (deli yürek, acı hayat, ezel, karadayı) sadece ezel'i izledim ama torpil geçiyorum yine :)
nejat işler (şehnaz tango, aliye, kapalıçarşı, intikam)
barış falay (aliye, ezel, medcezir)
sarp akkaya (bizim aile, gece gündüz, ezel, suskunlar)
murat yıldırım (aşk ve ceza, suskunlar)
engin akyürek (yabancı damat, fatmagül'ün suçu ne?)
yiğit özşener (üzgünüm leyla, ezel, son, intikam) eğitimli bir oyuncu ancak biz onu "özgür çocuk" olarak tanıdık... çok sağlam bir oyuncu olduğunu yaptığı işlerle de ispatladı...  
rıza kocaoğlu (ezel, kuzey güney)
engin altan düzyatan (koçum benim, mühürlü güller, sıla, cesaretin var mı aşka?, kapalıçarşı, son)
kaan taşaner (fatmagül'ün suçu ne?, kuzey güney)
nurgül yeşilçay (ikinci bahar, asmalı konak, melekler adası, aşk ve ceza)
beren saat (aşk-ı memnu, fatmagül'ün suçu ne?, intikam)
tuba büyüküstün (ıhlamurlar altında, 20 dakika)
özgü namal (ikinci bahar, yeditepe istanbul, merhamet)
cansu dere (sıla, ezel)
burçin terzioğlu (mahallenin muhtarları, üzgünüm leyla, melekler adası, aliye, kadın isterse, ezel, merhamet)
aslı enver (kavak yelleri, suskunlar)
berrak tüzünataç (ezel, son)
bade işçil (ezel, kuzey güney)
hazar ergüçlü (kuzey güney, medcezir)
nehir erdoğan (koçum benim, yabancı damat, son)
zeynep köse (melekler korusun, ezel, uçurum, 20 dakika)

demek ki neymiş: iyi dizinin de bir matematiği varmış :)

bu arada sarp akkaya'nın özel olarak hastasıyım ve sizi çok eski bir görüntüsü ile başbaşa bırakmak istiyorum :) bu dizinin de hastasıydık değil mi... işte sarp akkaya ile ilk tanıştığımız yıllar:


ve bu sevimli jenerik ile birlikte bu yazının da sonuna gelmiş bulunuyoruz... esen kalın efendim :)

14 yorum:

  1. pınar bulut&kerem deren yazısında aradan bi' kaç yıl geçtikten sonra sonu gelmyen yorumlar yaptım şimdi ise ilk yorumu yapıyorum.
    ezel dizisinde senaryo kısmında bu iki ismi görünce araştırdım ve kerem derenin sadece sınıf ve ezeli yazdığını gördüm.(ezel yayınlandığı dönemde) finalden sonra ise ezel her aklıma geldiğinde kıymetini daha iyi anladım.bu iki senaristi uzun zaman sonra neler yapıyorlar acaba diye araştırdım ve suskunları pınar bulutun suskunları kerem derenin ise uçurumu yazdığını öğrendim.20 dakikayı yazdıklarını öğrendiğimde 15-18. bölümleriydi.kaçırdığım için izleyemedim ama son 4 bölümünü izledim.suskunları da az az düzensiz izlemiştim.
    kuzey güneyde kerem çatay toygar ışıklı ve ezelin jeneriğindeki birçok ismi görünce senaristini araştırdım.izlemediğim ve tarzım olmayan aşkı memnu ve yaprak dökümü yazdığını gördüm.(kuzey güney ve medceziri yinede biraz sevdim ve izliyorum.)
    ezele gelince final hakkında görüş bildirmemen isabet olmuş.zaten yazsaydın ya benim yazdıklarımı yazardın ya da doğru olmayanları.
    final hakkında kafamda biriken ipucu ve sebep sonuçları yazdım.bunuda burada paylaşmayı planlıyorum ama çok uzun. nekadar uzun? senin şu yazından yazından çok daha uzun. eee 2-3 yılın birikimi var.biraz kısaltıp paylaştığım zaman ağzın açık kalacak.ne ipucular var neler! (senli benli bir anlatım var yazıda burda paylaşacığımı planlayarak yazdım.ondan yazının tamamını başka yerlere aktaramıyorum kesip kesip ancak.kısaltmak isttedim daha önce ama her satırı çok önemli. EYVALLAH.

    YanıtlaSil
  2. ezel final tespitlerimi yorumda paylaşayım dedim ama karekter sınırını aşıyordu.(düşün)
    zaten çok uzun olduğu için kötü giderdi. ben sana link veriyim sen oradan bak ama dediğim gibi her satırı önemli 71 bölüm izlemişsen sıkılmadan okursun.anlamak lazım finali.ondan tek satırını atlamadan okumak lazım.
    finali çözemeyenler de okusun tavsiyedir.

    işte link: https://eksisozluk.com/entry/40367966

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yorumunuz icin tesekkurler... yazinizi da okudum... ben de kapiyi acanin, omer olarak hayatina devam eden ezel oldugunu dusunuyorum... yani hayat ezel icin eysan ile birlikte bitti ama omer icin oglu ile mutlu mesut devam etti... daha dogrusu mutlu sonlara inandigimdan bunun boyle oldugunu dusunmek istiyorum... hersey omer ile baslayip omer ile bitti yani... ezel'in de istedigi gibi... ve ben de turk dizi piyasasinda ezel'in ustune dizi tanimiyorum... boyle butik bi is yaptiklari icin de emegi gecen herkese helal olsun diyorum...

      Sil
  3. FİNAL fragmanında mezar taşının altında ''herkes öldürür sevdiğini'' yazıyor ve final bölümünün ismi ''...ama herkes ölmez'' başındaki üç nokta devamı olduğunu kanıtlyor.


    ezel 52.bölümde eyşana seni bi daha öpersem o gün kendimi kendi ellerimle öldürürüm dedi.


    * son bölümün adı “mutlu sonlara kim inanır?” idi. siz inanmaz mısınız?
    pınar b.: ben çok inanırım ama bu bir hikaye. daha fazla konuşamayacağım, ipucu veriyordum.(ipucu ezelin hikaye olduğunu söylemesi mi? utlu sonlar hikayelere mahsus)

    1:bu hikayenin nasıl biteceğini bilmiyorum ama nasıl başladığını bişliyorum.bu hikaye ömerle başladı 71:öyle uzun oynadım ki bu oyunu, öyle çok kavga ettim ki kendi kardeşimle, kaybettim-kayboldum-unuttum:nasıl başladıysa bu oyunun öyle biteceğini


    68'de dayı bazı hasretler ancak ölümle son bulur diyor ve kenan ile ramizin gençliği gidiyorlar sonra ezelle eyşan bakışınca tekrar bazı hasretler ancak ölümle son bulur deniyor.neden durduk yere böyle densin?demekki ...

    k.d: ezel yazarı istemiyor zaten. ben ezel’in ’mutlu’ bir sonu olabileceğini düşünmüyorum. her hikayenin kendi doğası var. ezel ve eyşan aşkının platonik tarafı çok kabul edildi. ama gerçekleşen tarafı kabul edilmedi.

    - finale giderken nasıl bir denge gözettiniz?
    - k.d: başladığı gibi bitmesine özen gösterdik. çünkü aslında bizi ilgilendiren, başlangıçtaki ömer, cengiz, eşyan ve ali’nin arasındaki dertti. onların hesabıyla bitmesi gerektiğini düşündük. kenan birkan’ın daha önce ölmesinin temel nedeni, başa dönebilmekti.


    kerem deren fragmandaki mezar taşı ile ilgili soruya ''o mezar taşı olacak'' diyor

    __________________________________


    Her 2 ihtimale de ipucular bırakıldı.Ramiz dayı'nın bu sözleri kafaları karıştırıyor:

    ''her şeye rağmen her şey bittiğinde ezel aşkın kazanacağını,adaletin yerini bulacağını ZANNEDİYORDU ama mutlu sonlar hikayelere mahsus BENİM ANLATTIĞIM HİKAYE İSE ÇOKTAN BİTTİ, SONRASINDA YAŞANANLAR HİÇ OLMADI''

    Ezel'in herşey başlamadan önce zannettiği ''ZANNEDİYORDU'' ile gerçekte olan mı gösterildi dedirttiriyor. BENİM ANLATTIĞIM HİKAYE İSE ÇOKTAN BİTTİ, SONRASINDA YAŞANANLAR HİÇ OLMADI''

    Ezel böyle zannediyordu ÇOK SONRA yazması ve ÇOKTAN BİTTİ demesi demekki 2011 çoktandır.2011 de mi bitti?

    inanmak istediğimize inanalm ama bunları göz ardı etmeyelim

    TEŞEKKÜRLER.Ben ezelin senaristlerini araştırırken senin bu senaristleri övüp ezeli izlememenden gaz alarak sana da tavsiye ettim ve o gazla ben de izledim.2 ayda 71 bölümü izlemem benim 2.5 yılın özlem ve öfkesini çıkarmamdandı.Uçurumu izlemedim, 20 dakikayı son 4,suskunları da düzensiz izledim ama ileride ezelden gaz alarak üçünüde izlicem.

    Sonu gelmez yorumlarıma tahammül ettiğin için sağol.Ama insan bir şeyler düşündüğü vakit bunu birilerine göstermek ve paylaşmak istiyor. EYVALLAH.

    YanıtlaSil

  4. cengizin candan neden vazgeçmediğinin açıkladığı konuşma kaçıncı bölümdeydi ?

    YanıtlaSil
  5. istiklal caddesi ritmi hep vardı ve hep iyiydi.ama 43 de son sahnede tüm ekibin havalı yürüyüşü başkaydı.

    YanıtlaSil
  6. kaçıncı bölüm olduğunu hatırlamıyorum maalesef :(

    YanıtlaSil
  7. parkta ne diyordu cengiz?
    ben de izledim ama hatırlamıyorum birde güzel şeylerden cengizin ruhunu şeytana neden sattın? da vardı.

    YanıtlaSil
  8. merhaba aslı ben fatih.kerem deren pınar bulut yazında ben de değinmiştim ezel ile kuzey güne ortak yönlerine.ama sen çığır açmışsın konuda.ay yapımı ay yapım yapan ezel çok yerinde laf.

    YanıtlaSil
  9. Merhaba Fatih... Evet hatırlıyorum yorumunu... Ben de böyle bir derleme yapacağımı belirtmiştim o yorumlarda da... Biraz abarttım galiba evet :) Teşekkür ederim ;)

    YanıtlaSil
  10. @Cesur Omer'e olan sevgisinden dolayı Can'ın kendisi için de kıymetli olduğundan bahsediyordu sanırım... Tam da hatırlamıyorum ama dokunaklı bi sahneydi...

    YanıtlaSil
  11. bu arada kerem deren'le pınar bulut'un evli olduğunu biliyor muydun? ben yeni öğrendim! o_O http://ekranella.com/rop/3758/1
    çok güzel yazı olmuş canım, eline sağlık ^^ istanbul kitabını bi gün bitirebilirsen ödünç alırım ;)

    YanıtlaSil
  12. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  13. Evet :) geçen yaz evlendiler... Esra Akkaya'nın instagram hesabından düğün fotolarını görmüştüm :)
    Kitabı hikayeler aklımda kalsın diye sindire sindire okuyorum... Ancak yarılayabildim... Bitirince veririm tabi ;) teşekkür ederim hikaru'cuğum ;)

    YanıtlaSil